Türkiye güçlü bir ülkedir.Bizi kimse kardeş kavgasına düşüremeyecek.İçimiz kan ağlasa da biz yine de hala bazılarının içinde insanlığın ölmediğini ve duyarlı yüreğe sahip olduklarını biliyoruz.Kan ve kavga kimsenin işine yaramaz ancak düşmanı ve onun iş birlikçilerini sevindirir.Biz bu sevinci onların kursaklarında bırakacağız.Dua dua yalvararak ve içimiz kan ağlasa da dimdik ayakta durarak sonuna kadar bu vatanı böldürmeyeceğiz.Türk milleti ve onun şanlı ordusu daima yaşayacaktır ..Ülkemizi kana bulayan ve bizi birbirimize düşüren tüm iç ve dış düşmanlara buradan sesleniyorum. bu böyle biline....

Yüzyıllardır bu topraklarda üç kıtada nam salmış ataların çocukları bu gün nesil olarak başkalarına bağımlı olmaktan kurtulmak,bilime önem vermek ,çok okumak ,kutsal kitabını iyi anlamak ve dünyaya bir daha neden geldiğini sorgulamak zorundadır.Sorgulayan ,araştıran,inceleyen ,tartışan ,iyiyi kötüyü bilen ya da bilmek için her şeyi bilmek isteyen kişilerin ülkelerine faydası olur.Ülkemizin en çok bilime ve eğitimli insanlara ihtiyacı var.Bilinçli bir birine tahammülü olan inançları özgür aydınlık kafalı araştırmacı insanlar bir ülkeyi geleceği taşıyabilir.Birbirinine tahammmülü olmayan kişiler bu ülkeyi aydınlığa götüremez.

Üçüncü dünya ülkesi olmak istemiyorsak her alanda ileri gitmek ,sapkın düşüncelerden uzaklaşmak kaliteli özgün ,kutsal kitabın gerçeğini bilincine yerleştirmiş ,aklı başında insanlar olmak zorundayız.Hakikate giden yolu çözdüğümüz anda ülke kalkınmaya geçecektir.Bunun dışındaki alternatifler bizi kör kuyuya götürür.Kaos ve kavga bizi yok olmanın kapısını açar.Böylece de bizi istemeyenlerin ekmeğine yağ sürmüş oluruz.Orhun kitabelerinde olduğu gibi Titre ve kendine gel asil Türk soyu

Seneler sonra ;
Arkanda bıraktığın kara günler için pişmanlık duyacaksın
İyi isen,daha mükemmel olamadığına
Kötü isen,yaptığın zulümlere haksızlıklara ah edeceksin
Yüreğin iki büklüm elinde ateş hesap vereceksin,



Genç yürekleri yalnızlık labirentlerine muhtaç edişinin
Milli ve de dini duygulara sırtını dönüşüne
Katre katre şehvetin çölünde çürüdüğüne
Yaptığın onca haksızlıklara ah edip ağlayacaksın



Can alıcı hısımlarını dost bilişine,
Özünden ve ruh kökünden ayrılışına,
İlim yuvalarını zakkum ağaçları ile dolduruşuna;
Cismani ve bedeni zevkleri zevk edişine,
kelebeklerin kendini ateşe attığı gibi ;
Gidip gidip ihanetin kucağına oturuşuna,
Ah edip ah edip ağlayacaksın.
Ağlamalar sızlanmalar boşa çıkacak ,
Sen güzel insan olmadığına hep yanacaksın.



Keşke,bu günleri dünden görebilseydik,
Felaketimizi hazırlayanları bir bir sezseydik,
Bu günkü dertlere dücar olmadan
Ömrümüzü heba eylemeseydik ;
Diyerek hep yanacaksın.



Dün de ihmal,dün de gaflet dün de,pişmanlık ...
Dün de umursamazlık kol gezerken ;
Acı meyvelerini şimdi görmekte
Şehitlerimize oturup içimiz
Yanarak kanlı gözyaşları dökmekteyiz.
Oysa seninle biz bir zamanlar
Çanakkale’de sırt sırta verip
Düşmanı denize dökmemiş miydik?
Bu millete yeniden can suyu vermemiş miydik?



Yarın daha geç olmadan,(Milletçe)
kadere taşlar atmadan,
Geçmişi hasretle anıp yanmadan,
Düşmanlara davul zurna çaldırmadan
Gelin birlik olup ellele tutalım,
Bu günün kahramanlarını yarın
Tebessümle analım.


SEMİRAY EMRE -SAMSUN-10/9/2015(pervanelerin genel adı kelebekler olduğu için kelebekler ifadesini kullandım.)