Ey benim garip yüreğim
Sinmiş derde efkâra bağlanan kaç gecemiz heba oldu
Zifir gözlü gecenin mavi suratlı göğünde
Kaç kavuşa bilme hayalimize rehin koydu kader
Boşluğa bağlı olan parlak yıldızların şahitliğinde

Ey benim yaralı yüreğim
Sinerken huzur bir köşede
Hep dert ve ayrılıkmı reva olacakmış sana
Yoksa....ah yoksa
Bir senmi bahtsız bedevi olacaksın
Ayrılık Çölü’nde
Kurak hayallerin her zaman muhtacımı olacak
Yağacak bir mesudiyet damlasına

Ey benim konuşmadan kuruyan yürek dilerim
İki kelam bile edecek bir dinleyenin/demi yok
Yanlızlığın hicranı çökmüş mutluluk dağına
Hangi gidiş büktü belini
Sustun sindin kendi içine
Yoksa....ah yoksa
Cebbur gibi yandınmı ayrılık ateşinede
Küllerinmi savruldu
Bir gece yarısı serhatlar elinde

Ey benim sevda uğruna kuruyan yürek damağım
Göz yaşların kekremsi tadınamı alıştın
İçli içli ağlıyorsun beli her halinde
Oluk oluk hüzün dökülmüş yanaklarına
Yoksa....ah yoksa
Bir beklediğinmi var yaban diyarlarda
Yoksa....ah yoksa bir umutmu beklersin hala
Kara kalemle yazılmış,talihsiz kaderinde

M,Kılıçel