Eski Bir Sevda Anatomisi
Yıllar alıp götürmüş o efsane hâlini
Gözlerinin ferinden hiçbir eser kalmamış Hatırladım bir anlık Mersin’in nihalini Ve kalmış yolda kervan bu sevda yol almamış Adını Akdeniz’e işlemiş zaman oya Ayın on dördü vurmuş hüzün mahreçli koya Albeni sana dair mişli geçmiş zamanmış Zarafetin incinmiş kaybolmuş inceliğin Hüzne düşen cerenler eski hâlini anmış Defterini dürmüş an naz adlı altın iğin Adını Akdeniz’e işlemiş zaman oya Ayın on dördü vurmuş hüzün mahreçli koya Hilal kaşın incelmiş zarafet aynada sır Geçip giden zamana direnmiş hüzün daim Yokluğun tütsülenmiş divana sığmaz asır Sükutun kollarında efsane hayalin im Adını Akdeniz’e işlemiş zaman oya Ayın on dördü vurmuş hüzün mahreçli koya Hüzün ki yuvalanmış bağrımıza gün be gün Ağaran saçlarımda zamanın izi kalmış Olmuşuz hazan günü elem dağına sürgün Hicretin öksüzleri düşe kalka yol almış Adını Akdeniz’e işlemiş zaman oya Ayın on dördü vurmuş hüzün mahreçli koya Bir sevdanın som hâli harflere atmış çengel Mersin’in sokakları aşina gençliğine Kader denilen meçhul olmuş da bize engel Hayalini kondurmuş aşkın altın iğine Adını Akdeniz’e işlemiş zaman oya Ayın on dördü vurmuş hüzün mahreçli koya Ankara,01.09.2015 İbrahim KİLİK |
selamlarımla