ÇİĞ TANESİ
can pazarına sürgün edilmiş bu beden, istekli gider.
dimağın da kalmamış ,dünleri nede yarınlara bakacak gözleri kazulet gibi kalmış,dış dünyasında ,içinden oyulur zerreleri bir savaşçı etrafında döner ,zırh giydirmek ister ben uzaklaşırım ayağımdan tutar çarpar yere yüzümü,kalırım yıllarca öyle hissiyatımı kaybettim,kendim ellerimle oymuştum gireceğim toprağımı mevzu hep mutsuzluk ,akıl edilmez bir sabah kalkıp elleri açmak hakka dilin mengenede,yüreğin girdapta çalkalanır, varsın bitsin artık bu ömür kim kaldırdı beni güneş doğarken ,yüzüme gülen de kim başımdan aşağıya dökülüyor Çiğ taneleri ,adı rahmet imiş kavrulmuş canım dünyaya yeniden doğuyor,cehenneminden ölmüş duyguları bir çiğ tanesi, yeni bir canla bedenimde ödüllendiriyor kuruldu gine gönül mahkemem ,her davacıya gülümseyerek gidiyorum bırakıyorum ellerimi zincir leyin,yüreğim artık özgür kulağımda bir ninni ,içimde kıpırdar melek gibi bir can rahmet diliyorum dünler ime, dua ile dileğimi sunuyorum yegane olana Kevser de sunulursa ecel içerim ,kalsın dünyada ki çağlayanlar yedi kat gök ,yedi kat yer hangisinden geçeceğimi beklemekteyim sırın sahibi dürülmüş yolumuzu ,önümüze serecek biliyorum rüzgarlara bırakmıyorum,nede yalancı baharlara bırakmıyorum kendimi ben ateş de gördüğüm serinliğe yürüyorum,tuta bilene aşk olsun bir can içimde, iki ruh bedende ,sen benim avuçlarımda gözlerimi kapıyorum... (sessiz ÇIĞLIK) |