HASRETLE BEKLENEN SENSİN
HASRETLE BEKLENEN SENSİN
Martılar, denize âşık Dalgalar, kıyıya. Gözlerinden, gönlüme düşen ışık Düşürdü beni, bir dip kuyuya. Ey yüreğim! Kimedir bu gaflet Hayallere kapılıp, dalarsın uykuya Gönül kapısında, aşk dilenir sefalet Dolaştırır seni, kapıdan kapıya Ne ben Ferhat, ne Kerem ne de Mecnunum Sürgün eder hasretin beni, doğudan batıya Ne Şirine, ne Aslı’ya ne de Leyla’ya vurgunum Adın bestelenir dudaklarımdan, meçhul bir şarkıya Hasretle beklenen sensin Benim neyim var deme Duyulunca sesin,sanırlar neysin Seher türküsü gibi ilişirsin dilime Gül suyuyla yıkanmış sanki bedenin Bir bülbülün sevdası konar gönlüme Varınca, tenin tenime değsin Bir asır daha eklenir belki ömrüme Kanadı kırık kuşun çırpınışı mı gördüğüm Sen yokken,baktığım aynalarda Yalnızlığınla örülmüş hasretin kördüğüm Sen yokken,her yer karanlık,sabahlarda ! Aşk ipliğiyle nakış nakış Dört duvar arasında gölgenir bıraktığın bakış Yokluğun Ey Sevgili !Ne çetin bir kış Sen yokken,dolaştığım sokaklarda Ayaklarımda prangalar, çıplak çıplak Sırattan yürürüm, sanki adım adım Sana gelmek, seni sevmekten daha zormuş ey sevgili Yüreğimde sen, dilimde sen, heybemde varken günahlarım Bir o daldan bir o dala açarım, yaprak yaprak Asırlaşmış, tozpembe sayfalarda ararım, gülkurusu hasretini Yağmurla yıkanmış, mis gibi kokan toprak Hatırlatır da kokunu, öyle sürerim izini SAİT TOPRAK Şiirin telif hakkı yukarıda adı geçen "Sait TOPRAK" a aittir. |