LALEYE
Muhabbet bağında bir nazlı lale,
Yakışır başına ışıktan hale. Alır mı bülbülü bilmem ki kâle, Yoksa hicranlara salar mı dersin? Bahçenin sultanı, gizlemiş tacı, Gönül dertlerinin şifa ilacı, Görür mü lütfuna talip muhtacı, Yoksa başından da savar mı dersin? Her dem neşe saçar solmayan rengi, Bulunmaz endamda başka bir dengi, Aldırmaz görünür dertlere sanki, Yoksa gam deryasına dalar mı dersin? Muştular baharı, büyüler bizi, Umuda nakşolur, ipeksi izi, Korur mu güftede bulunan gizi, Yoksa ortalığa saçar mı dersin? Saklanmaz gözlerden, kendinden emin, Özgürce boy verir, bulursa zemin, Tutar mı sözünü ederse yemin, Yoksa ele küsüp, bozar mı dersin? Her toprakta açmaz, nazlıdır biraz, Yapraklar duada, etmekte niyaz. Duyar mı bülbülün nağmesinden haz, Yoksa gülşenden de atar mı dersin? |
Yapraklar duada, etmekte niyaz.
Duyar mı bülbülün nağmesinden haz,
Yoksa gülşenden de atar mı dersin?
ÇOK GÜZEL BETİMLEME OLMUŞ ŞAİR ÖZENDİM BU NAZLI LALEYE.