SİYAH-BEYAZ AŞKLAR
AZİZE-((*-17-*))
Biz Lise’ye başladık Farklı bir ortam, yeni arkadaşlar Öyle bir sınıftı ki Hababam sınıfı yanında çok hafif kalır Arasan bir araya getirmek için Böyle bir sınıf kuramazsınız. Okul açılalı üç ay oldu Gelen öğretmenler Bir aydan fazla kalamıyordu O gün edebiyat öğretmenimizin Değiştiğini öğrendik Ben teneffüste “Yandık edebiyatçı elinden” Diye iki dörtlük yazdım tahtaya Derken zil çaldı Yeni edebiyat öğretmenimiz içeriye girdi Selamlaşmadan sonra Masaya oturdu Kocası da okulumuzda öğretmendi Tam yarım saat astı kesti Namımızı duyduğunu Bizi hizaya sokabileceğini söyledi Ama bizde “çıt” yok Derken Edebiyat öğretmenimiz Yerinden kalktı Sıraların arasından Sınıfın sonuna kadar yürüdü Geriye döndü,tahtaya baktı Dondu kaldı Mübalasız 3-4- dakika konuşamadı Sonra kim yazdı bunu dedi Ben gayet ciddi bir şekilde Ayağa kalktım “ben yazdım hocam” dedim “”Şiirden çok iyi anlıyorsun demekki Hadi bakalım bu şiirin, kafiyesini Uyağını bul ve arkadaşlarına anlat” dedi Çıktım tahtaya Kendinden emin bir komutan edasıyla 11 heceyle yazılmış, zengin uyak kullanılmış Uyaklar şunlar anlattım “Tamam, otur yerine” diye bağırdı Ben yerime geçtim On beşgün zor dayandı (6 Edebiyat B’ye) Öyle bir sınıf ki Düşman başına Kızı erkeği aynı Biri bir kağıda “oku ve öksür” “Sonrada yanındakine, yada arkandakine ver” Diye kağıt dolaşırdı Sınıfta bir öksürük başlıyor Hoca şaşkın Oturakların civatasını gevşetmişler Sağa sola hareket ettinmi ses çıkarıyor Öğretmenlere, gereksiz ve alakasız sorular Kopya çekme konususunda ihtisaslı hepsi Ben bile Çivi yazısından Yirmi dokuz harfli alfabe geliştirdim Benim dışımda bilen yok Yakalansam bile çözmeleri çok zor O teneffüs aralarındaki gır gır şamatalar Kızlar özellikle benimle teneffüs de gezmek ,için Bir biriyle yarışırdı Tam gün okuyorduk Öğle aralarında çoğu kez Yemeğe bile göndermezlerdi Biz böyle kendi hayatımızı yaşarken Azize’den bir mektup aldım O da Liseye başlamış (Devam edecek) Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |