SEBEPLER SÜKÛT EDER
Sebepler sukût eder, Cenâb-ı Mevlâ emreder,
Adem’le Havva yasaklı meyveden yer, Bir Adem, bir Havva, kaderleri olur gök ile yer! Sebepler sukût eder, Mevlâ buyurur, Nuh’un gemisi tufandan kurtulup, Cudi’ye oturur, Gark olur alem tufana, gemiye binen kurtulur! Sebepler sukût eder, Mevlâ’dan gelirse emir, Hamurlaşır, yumuşacık olur Dâvud’un elinde demir! Sebepler sukût eder, Mevlâ isteyince, Görev düşer Ebâbil’e, Ebrehe Kâbe’ye yürüyünce, Hak olur ölüm, azab tane tane düşünce! Sebepler sukût eder, Mevlâ dileyince, Kurtlara bühtan olunur, Yusuf kuyuya düşürülünce, Nur iner Yakub’un gözüne, Esvâb-ı Yusuf sürülünce! Sebepler sukût eder, Allah verirse emir, Sultan Süleyman kurdun, kuşun dilin bilir! Sebepler sukût eder, Mevlâ emir verir, Konuşur Îsa beşikten,” ben Rasûlüm” dedirtir, İbret olur âleme, ölülere can verdirir! Sebepler sukût eder, Mevlâ karar kılsa, İbrâhim’i yakmadı ateş, gayrisini yaksa da, Kesmedi İsmâil’i bıçak, taşa galebe çalsa da! Sebepler sukût eder, Allah emreder, Sır olur Rasûl’ün parmağında Şakk-ül Kamer! Sebepler, sukût eder, Mevlâ kılsa karar, Hikmet-i ilâhi Kızıldeniz’i Musay’a kıldı yar, Emr-i İlâhi ile deniz Fravun’a oldu mezar! Sebepler sukût eder, Allah’ dan emir alarak, Zaman durur, Mîrâc’a vasıta olur Burak, Yol alınır, Sidret-ül Müntehâ son durak! Sebepler sukût eder, hak eyleyince imhâl, Rabb-ül Âlemîndir O, eylemez ihmâl! |
Zaman durur, Mîrâc’a vasıta olur Burak,
Yol alınır, Sidret-ül Müntehâ son durak!
Sebepler sukût eder, hak eyleyince imhâl,
Rabb-ül Âlemîndir O, eylemez ihmâl
BİZLERİ MANEVİYAT DENİZİNDE YÜZDÜRÜYORSUN TEBRİKLER