bila zamanlara mektuplarseviyorum seviyorum seni siyah günlerimde beyaz düş gibi sanki benden önce bana gelenimsin alnımda çizgi çizgi kripto kör ebenin ellerine doğan bebemsin seviyorum seni yalnız kalabalığımın mahşeri el döğmesi perçinler gibi oturmuşsun içime anlam karmaşalarımdan beri seviyorum seni dünyanın tüm alfabelerinin dilinden senden özgelere nadasta yüreğim nasıl bir tohum düştüyse elinden ulu ummanlar gibi derinlemesine ve falcının su kabındaki bilmecesine dilim varmıyor işte görsem de üçayaklının gölgesini seviyorum seni kasım |