Sacayak
Ey bakışı anlamağa durmuş ta, göz süzen!
Mutlak yargıyla seni köle kılmışsa bu düzen Sorumluluğu büyük, cayır cayır ateşleri basan Sanma ki denize açılmaktan, can telaşıyla o yüzen Sırça dedik maziyi ahval ile durumdan fırça Kendisi olamayanlar başkasıyla eşleşir Boy ölçüşür Ol dem reaksiyon olup, kokar da keşledir Kıyama kalkış, kendisinden menkul kıyıma kalkıştır Gem almazına firen tutmaz lığı, daima alkıştır Dava büyük olur, güdüklük bilinmedi mi? Kaygılar üzerinde kopan meserreti, silinmedi mi? Bir zamanın ruhu gelse, gitse Kimi ruhtan, kimi güruhtan elitse Toplumsa gücün oluşturmalarını, Değer kılıp ta; bu değerle yitse Sürecin boşluk kaldır mazıyla yerini yel alsa Yel; esse, ıslık çalsa, fırtına koparsa boranla Kefedeki odunun karşılık ağırlığı, altın da olsa Altının değeri, odun değildir; yoranla. Ey bal çanağında kaybını yalanan sevgili Nedendir ki, kararsızlığın evgini? Kula kul etmiştir de laf düzer seni inandırınca Alırsın adam diye sırtına Adam tepinir, kepinir Olur, mu sana zurna gibi zırtına? Adeta ismi müsemmayı sildirip kazıntına Dara yüklersin Kâra koyarsın Azıcık azıcık zavallılığa doyarsın Adam değer olurda, değerden adam olmaz Albızlar alsın canını Kurtlar yesin şanını Heyecanlarla arasın geleceğini Meydan meydan Alkış alkış İnim inim inletirler, Behre bulmayı inim inimde kurarsın nakış nakış Sararsın şelek diye sırtına O, asaletini işler hırtına Olur, zurna gibi zırtına Odun para eder de, para odun etmez 18.04.2015 Evgi: aceleci olma, tez canlı olma, telaşlanma Albız: Şeytan Meserret: Sevinçlenme Kepme: Çökme, yıkılma Şelek: Sırtlanması gereken yük |