3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2082
Okunma
Felsefe Yap
İstop Etme
Beynin Zorunluluğu
"Felsefe yapma
Âdem’den Havva’dan
Doğduysak şayet
Aklın varsa
Felsefe yapma
Kendine sakla"
Öğütlenen bu
----------------------------------------------------------
Aklın varsa
Felsefe yap
Hiç bir şey
Engel değildir
Kendine saklama
Önce sana bencilliktir
Çünkü
Aklın gereği
Ortaya konan
Akıllılığa varandır
Akılla tasarlanıp
Sunulan
Sunulanda
Düş kurulan
Kurulduğuyla an’da
Yeniden durulan
Bilinci bilinç eden
Düşünce felsefe
------------------------------------------------------------
Hayvan hayvana
Ne borçlu?
Temel doğmak lığın
Yaşamak lığın dışında
Yaptığını düşünemediğinden
Felsefe yapmamak
Alık ve balıkların işi
Döndürüp durma
Seçemez anıklığını
Ukalalık sanıp bilgiçliği
Felsefeye karıştırma
----------------------------------------------------------------
Öyle karışıksın ki
Yaptığında sapak
Bilisizliğe kapak
Felsefe yapma
Derken
Felsefe yapmak!
Ufaklığın ırası
Karşı durduğunu
İç içe yapmak
Aklın gereği
Karşı durduğunu
Ortaya koyup
Bir birine dönüştürmek
Biri öylesine
Biri gereksinmesine
----------------------------------------------------------------
Felsefe beyinle yapılansa
Nerede görülmüş
Beyinsiz düşünmenin
Olduğu!
Beyinle düşünülmeyen
Bir an görülmüş mü?
-----------------------------------------------------------------
O ki
"Âdem’den Havva’dan
Doğduysak şayet"
Derken
On bin yıllık geçmişi
Düşünü yapmış
"felsefe yapma" diyerek
Benim gibi düşün
Demeyle
Kendini yadsımış
Düşünce aklın
Akıl düşünmenin
Gereğidir
Tıpkı yürüme ayakların
Ayaklar yürümenin
Olduğu gibi
Öbür türlüsü
Sürünme olurdu
Aynı felsefe yapmamanın
Beyinsiz oluşu gibi
---------------------------------------------
Felsefesizlik
Beyinsizlikle müsemma
Beyinsizliğe evet diyen
Beyinsiz var mı?
----------------------------------------------
"Düşünce yapma"
Derken
Kısır döngüleri
Boş söz atışmaları ve
Demagojiyi mi?
Çağrıştırıyorsun?
Öyle bile olsa
Flaş çaktı mı?
Işımamak olanaksız
Kısırlık verimliliğe
Boş söz tok söze
Demagoji hak devimine
Dönüşmez mi?
--------------------------------------------------
"Ama yanlış ama doğru
Kafana takma"
Pekiştirmesi
Aman Tanrım!
Madem aldırılmayacak
Ekranda, el ve ayakları ile
Birlikte yürüme şovu
Yapmaması neden?
Anlamıyorum!
Felsefesizce
Yapılan yemek
Düşüncesizce
Sürülen araba
Felsefesiz
Fırlatılan uzay aracı
Şarkı müzik
Ah! Ah! Bir edim bana
Felsefesiz olsun
-----------------------------------------------
Eyvah yine
Felsefesizliğe
Felsefe yaptım
Birinin handikabıyla
Zehri serime saptım
İşte budur olan
Bir deli atacak
Taşı kuyuya
Kırk akıllı çıkaracak
Erincince
Delilik akıllılığın
Güçlülük güçsüzlüğün
Gerektirmesi
Deli akıllanır
Ya akıllı?
Delilenmedikçe
Vallahi akıllanmaz
(04.02.1992)
Bayram KAYA
AN: 1- Beynin algılayan,düşünen bölümü.2-Çok kısa zaman parçası,3-Hatırlamak türünden emir.
Beynin Zorunluluğu;
Beyinsiz düşünmenin olduğu: Sinir ağlarının yerinde yeller estiği dönemlerin sonuna doğru, sinir ağı gibi oluşumlar, depolama görevi yapmaya başlamaktadır. Bu gelmekte olanın tahminini dahi olanaksız kılan bir gelişme idi.Bu gelişmenin ucu da beynin ortaya çıkarmıştı.
Beyin düşünmenin bulucusu değil düşünmenin aracıdır. Yani beynimiz olduğu için düşünmüyorduk. Düşünme olduğu için beynimiz vardı. Üst beyinsiz varlıklarında hayatını idame ettirdiğini unutmayınız.
Tıpkı, gözler ışığın bulucusu olmaması gibi, ayaklar hareketin bulucusu olmadığı gibi, beyinde düşünmenin bulucusu değildir..
Gözler ışık olduğundan, ayaklar devim olduğundan, beyinde düşünme, tasarlama,olduğundan vardır
.
Birinciler ikincilerin ortaya koyduğu bir ürün, bir zorunluluk, bir gerektirmedir.
Açıkçası göz olmasa da ışık var, ayak olmasa da hareket var, beyin olmasa da düşünme var, radyo olmasa da radyo dalgası vardır.
Anık: Hazır, Tamam, Yetkin
Anıklık: Doğal elverişlilik, doğal yetenek. Tanrı bilide; tanrı vergisi; gönülden duyulan Tanr’ı çağrısı.
Felsefe: Evrensel bilginin bilimi. Bütünün bilgisi, parçaların bilgisinin toplamı olmadığı içindir ki evrenin tüm olgularının yasaları olan bilimdir. Bilimlerin mekanik tek tek toplamıda bu evrensel yasaları bulup çözemezdir.
Televizyon izlerken bir zatı muhterem- felsefe yapma -diye icrayı sanat eyledi. Bu bende, o anki tepkisel, bu düşünmeyi yazmamı sağladı. Çünkü girişmeyen ilişkisel bağıntı kurmayan (söylenmeyen) Hiçbir öznellik düşünce olamazdı. Bu düşüncede korkmanın ifadesi idi.