AŞK-I MEMNU / DEĞİŞEN HİÇ BİR ŞEY YOK
Beş sene önce yazmışım bu şiiri.’’AŞK-I MEMNU’’ Olarak. O günden bu güne eski hamam eski tas, değişen bir şey yok.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Son zamanlar bir olay meşgul ediyor bizi Olay dedim çok pardon. Bu aslında bir dizi… Ünü oldukça yaygın, Edirne,Berlin, Şumnu Bu dizinin adı da: Bildiniz aşk-ı Memnu… Kahramanı çok ama özellikle üç kişi. Behlülle Adnan erkek, Bihter ise bir dişi Evin reisi Adnan,orta yaşlı bir amca. Azıcık gözleri kör, biraz geyik kanımca. Adamın pili bitmiş, elektrik bir kaç vat. Cümle alem ardından diyorlar:’Koca gavat’ Yeğeni Behlül dersen evden taşra çıkamaz Dişi sineğe bile dost nazarla bakamaz Yengesine göz koyar Behlül denen soytarı. Yenge de Allah için ilik gibi bir karı. Tam bir afet-i devran güzel yengemiz Bihter. Behlül’ü gördüğü an basar her yanını ter. Karıncalanma olur kalçasında, karında. Söylemeye gerek yok, mercimekler fırında. Behlül’ün tamahı yok amcasının malına.(!) Hatır için bakmakta yengesinin falına. Maksat yengesi hanım başkasına vermesin, o güzelim kalbini…Evden gidivermesin. Bihter artık mutludur.Yanakları allanır. Garibanım Adnan’ın boynuzlar çatallanır. Köy yeri değil ki bu, işler olsun merada Vuslat tamama erdi küçük bir cam serada Sonrasında Bihter kız yapıverdi bir beyan Hayretten dona kaldı bu beyanı her duyan. Dedi:’’ Baktık hararet fazlaydı azcık kıstık. Seviştik tamam ama vardı arada yastık.’’ İşte böyle dostlarım kel başa şimşir tarak. Şimdi bütün millette bu endişe bu merak. Bihter’in gözlerinde acep rastık var mıydı?. O çiçek serasında bir de yastık var mıydı? 20.04.2010 ----------------------------------------------------------------------------------- Beş yıl geçmiş aradan konu hep aynı konu. Acaba Fatmagül’ün hangi renk idi donu? Limon gibi sıkılıp atılırken posamız. Survivordan kim gider hâlâ bütün tasamız. 09.03.2015 |
Ne kadar gerçekleri anlatıyor
sevilecek okunacak bir kalem
yüreğinize emeğinize sağlık