ve...
ve sen paslı makas ağzı içersin karşıma geçip
gözlerimde kırılmaya nazır incelik köprüsünü ezip buğu tutmuş camlara çizilmiş çiçek mimlerini parmak uçlarında yitikleştirip köklerini biçen bir neslin rüzgarını çekip içine gidilmişlik ekilen kunduranı giyip kuşanıp kirpiğini zırh gibi gözlerinde asası musanın kalbim iki kıyı yoooo hayır öyle olmadı, bilmiyorsun bir muharebe sonrası toplamıyım şenlik alayı değil bu tumturaklı sesler tuzum buzum olsun sen iyiysen... ah siyah beyaz, çokça kirsiz artık her şey renkli bildiğim bir şey var, yeniğim... |