BİLİR MİSİN?
Sen uykusuzluk nedir bilir misin?
Hasret dolu gecelerde gözlerinle tavanı ezber ettin mi?
Bu gözler kaç sabaha nemli düştü bilir misin •?
Hiç duvarların ses vereceği umuduyla bekleyip
Düşlerinin perde perde sahnelendiğini gözledin mi?
Hiç gecenin bir yarısı kendini ıssız sokaklara atıp
Soğuk banklardan aşkını dilendin mi?
Hiç şehir uykudayken hatıralarla dertleşip
Kadehlerde teselli aradın mı?
İçinde kıskançlık dinamitleri mayınlandı mı?
Gururunu yok sayıp
Hiç geçmemek üzere yeminler ettiğin
Sevdiğinin sokağını defalarca çiğnedin mi?
Sen bir günde bir kaç defa öldün mü?
Hiç aynaları duvarları yumruklayıp
Parçalamak geldi mi içinden
Senin hiç sevdiğini ona hissettirip yüzünün kızardığı
Utanıp sustuğun oldu mu?
Sahi, onun adına şiirler yazdın mı?
Ölümüne âşık oldun mu?
Sen hiç yanan yüreğini beklemekle avuttun mu?
Sen hiç gözlerin kan çanağı oluncaya kadar
Sevdiğinin fotoğrafına baka kalıp
İçindeki kasırgayı kanatırcasına hırpaladın mı?
Sen hiç sevdiğinin ellerini yüzlerinde hissedip
Gülkurusuna dönen çehrende
Ateşten çiçekler dirilttin mi?
Kendini bambaşka bir dünya ile değişip
Tüm acılarını yar aşkıyla öldürdün mü?
Sen hiç onunla geçireceğin zamanlar için
Kurduğun hayalleri şarkılarla dillendirip
Kuşların kanatlarına mavi boncuklar taktın mı?
Papatyalardan seviyor sevmiyor diye fallar tutup
seviyor geldiğinde mutluluktan ayaklarını yerden kestin mi?.
Sen hiç iki bardaktan aynı anda sevdiğinle içiyormuşçasına
Kendinle konuşarak çaydan yudumladın mı?
Kahve fincanını ters çevirip
Şekillerden kendine yakışanı fal olarak seçip
Onların doğru çıkacağına kendini inandırdın mı?
Sen hiç onu sıkıntıya düşürmemek adına
Günlerce haftalarca aylarca ondan gelecek bir selamı
Eyüp sabrıyla bekledin mi?
Sen hiç sevdiğinin gözleriyle bakıp
Onun hareketleriyle onun düşüncelerini kendine örnek aldın mı?
Güzel olan ne varsa ona yakıştırıp
Onun neşesiyle bayramlar yaşadın mı?
Sen hiç fırtınalı gecelerde her şimşek çakmasında
Korkularını onun hayaliyle cesaretlendirip
Bağrına sığınır gibi başını yastık altlarına sakladın mı?
Ey sevgili
Bu özlem yığınları cennetten mi?
Bu kadar kalabalık oluşum
İmkânsızlığını mı işaret ediyor
Yoğunluğumu bilmeyecek gelmeyecek misin?
Gözlerimin mahmurluğunu
Ay kırığı gecelere mahkûm edip
Volkan akan, kan kapılarımın yollarını
Hüzzamlı sözlere mi terk etmeliyim
Senin olmadığın
Şarkılarla mı gömülmeliyim
Ölmeli miyim?
SELDA YILMAZ