CIĞIZ SENDE…bu ne biçim oyundur ki böyle hep cığızlar kazanıyor bu bezginlikten kaçabilmek için gönül hazanı arıyor... ***** c ı ğ ı z bulut dişi yıldırım mı erkek buluta çarpan şimşek gibi yanıyor yağmur gibi de ağlıyor ağladıkça ufak ufak ufalanıyor keşke gönüller taştan yaratılsaydı ya hiç değilse seli tanımazdı tüm naçar erkekler zaten biçare ve garipler erişebilseydik ya aşka kalbi tanırdık tek tek de çağırırdık içimize sevgileri yeni baştan başlasak mı başka türlü davransak mı gönül bu ya olur mu olur akşam akşam örneğin ben hiç kıskanmayıp sen dilediğini yapsan gözüne batmayıp hep gönlünü okşasam göğsümün içinin içinde değil de baş üstüne çiçeklerden taç yapsam mesela ters teper mi ki yine seni çiçeklerle bezemeyip yalan tomurcukları ile sarsam hiç kimsenin aklına bile gelmediği kumruların koklaştığı çalılıklar da hayıflanmak niye ki elbet bir tarafa diken batar onun da pansumanını da ben üstlenirim sakın üzülme bu kuş dilediğin yere istesen de istemesen de konar yeter ki sen büzülme bir çözebilsem seni yeniden barışık başlamak için niçin siz istemlerine vakit bu an der sarılırdım dizginlere yeni baştan çocuklaşıp da hayata coşkuyla hayran bakarken neden olacak tabi ki eften püften bir mazeret bulur muydun buna da o biçim hır gürü çıkarmak için var da git ben senle uğraşamam bu ne biçim evcilik oyunudur böyle söyle hep kaçaksın sen kaçak her daim cığızlık hep senden mi çıkacak vallahi de artık hiç dinlemem bu gidişte ben senle oynamam bak oynamıyorum işte… (01.03.2015) AZAP… |