ŞİİRİN SON DEMİ...
Kısık gözlerinde ne dert ne keder
Öpülesi bir şerbete damlar kan gibisin İçtikçe yanar içimden tutuşmuş korku Bana bakarken ihaneti yaşar gibisin Öz cümlene sadık apansız bir merhem Kifayetine aç kalmış tutsak krizantem Ölgün bir güvercine su verir Ateş elindeki Promete Gidiyorsun... Güle güle madem Kapı eşiğinde dudaksız Geceleri gözlerin Yitik şehir figuranı Isırım ısırım aldığım Ekmek gibi Kokunu içime erittiğim Çay sabahı Hepsi anlamsız artık Bir gün olsun Kırbaçsız kal ! Gözlerin ihanet etmesin Ne olur sende birini sev Gider gider bulur yalın sevdalar Eylemse özlemek Ben sükuta eriyorum Kimseyi bilmeden Seni özlüyorum Kimseyi bilmeden Seni görüyorum Zar yırtılır Kırılır ellerim Kalbimde bin odalı sevgi kabarcığı İçinde sedd- i sevda Yıkılsın intizar ! Boğuk öksürüklü Sabahlara merhaba Elvedanın bir anlamı olmalı Sen gittiğinden beri Nihayeti yaşıyor ruhum Sarı çiçekli fotoğrafına aşık Tel tel konmuş kar merdiveni Elinde bir tutumluk çiğdem Öğle vakti güneşi içiyorsun Güzel gülerdin sevdiğim Artık sümbüllerde Morcivert yoksunluk var Kırık deniz kabuğunda İki mercan göz arasında Eriyip giden Bir damla maviyim ben Ellerinde sarhoş bakışlarım Aynaya nükseden kara sevda Yoruldum ve şiire devam etmedim artık Rüzgarı koynuna sakla Fırtınam hayatımdır artık Gül koptu dalından Bıktım sevda inadından Körpe dudaklarından Öpülesi bir nefessin... Ölgün benizli bedenime Çarede çaresizlikte sensin Irmaklar altında beyaz karanfil Yokluk ölüme bin geçer Şiir mi ? Allah aşkına şiir mi kaldı artık Sana yazdığım son cümlem Burada biter... Güle güle sevdiğim bahtın açık olsun.... |