BORÇLU AŞIK CESETLERİ
Varlığınla lûgatime doluyor bilmediğim kelimeler
Bırakın özgür kalsın dumanları sigaramın. Ve köşede hıçkıran bir çocuk gibi İs kokusu sinmiş bir velet gibi Bırakın özgür kalsın tutuklu hislerim. Lâl kesilmiş dudakların gılızına kurbanım Sesleri işitilmeyecek olanlar için Ve bir farklılığa sığınarak Doğrulmamış bellerin kuvvetine muhtacım. Yağmurların ıslatabildiği kadar Sevişebilmek için yıldırımların ışığıyla Suskunluklara nadirim Haykırmalara yabancı. Zılgıt seslerinin kumaşları aştığı zamanlarda Bir çarşafa sarılma isteğiydi benimkisi Ve kararmış tenekeleri tekmeleyen anlarda Uçurtma savaşlarında yakaladım o hissi. Kalem uçları kanlara revan olmuş,derbeder Yazılmış hiçbir şeye hasret olmamış. Tıkırdayan eşyaların verebileceği hazzı Duyabilecek mertebeye varmamış. Oluk oluk akan çeşmelerde aradığım Soğuk,sıcak,bahar diye seni tattığım Göz ucuyla beyazlara borçlu kaldığım Bir hengâmede yitirdim tüm varlığını. Noktaların sonlandırdığı cümlelere aşinayım Ama başlattığı efsanem senin adınmış. Hakikatte anlatamazsam da bahtiyarım Ve ben böyle bir dalgadayım. Tırnağımla yüzüğüm arası mesafe kadar Çamurlara bulanmış hayatlar var. Sonunu ödülüyle almak değil niyetim Bende bilinmedik bir yara var. Sildiğim kadarıyla yazabilirsem Ve ben bu halle ölebilirsem Söylersiniz "borçlu gitti". Söylersiniz "borçlu gitti". MEHMET EMİN ŞAHİN |