29
Yorum
60
Beğeni
0,0
Puan
2513
Okunma
kırlangıç ağrısı bu
kapandığında kapılar
durduğunda güneşin kalbi, çöktüğünde akşam
giyindiğinde duvarlar yalnızlık libasını
yeter!
birileri toplasın bu sokakları
ya da yansın bu şehir
serinliğinde bir poyrazın
nehirlerin fısıldadığı vadilerde
dalını suya kaptıran bir selvinin salınışı gibi
sızım sızım sızlandığında yıldızlar
iplik iplik örüldüğünde hasret
çıkagelir gözlerin
akşamdan doğan ay gibi
ateşe düşer cemreler, tutuşur radyoda şarkılar
yaşanmamış bir aşk-ın masalını anlatır titrek ışıklar
kalem ağlar mum ağlar
kırlangıç ağrısı bu
vakti saati belli değil
kanatlandığında gönül, hazana durduğunda vakitler
yürüyorum aymazlığında her gecenin
sesimde kaldırım hüzünleri
eyvahlar ki!
ayrılık kazan, ben kepçe
ömrümse hep bölük pörçük
azar azar düşüyorum
azalan saatlerden
yeter!
birileri toplasın bu sokakları
ya da yansın bu şehir
düş topluyorum, heybemde delikler…
ayşe uçar
07-02-2015
Cevap Yaz