dokunamadım kaldım öylece ve sonra bir ah! ettin sadece
işte gül yüzlüm veda edemedik biz seninle mutluydun o an … bütün bildiğim bu
gittin … yarım bıraktığın bir yaşamın en dipsiz kuyularına bıraktığın beni kim bulabilir ki bıraktığımız izlerimizde gün , soluk benzimi yakar işte şimdi vurgunum şarkılarda eserken rüzgar senden yana
ah! gül yüzlüm ne diyeyim ki sana ya da kime ne söylesem dilim lal çıkmıyor sesim yaprağını kaybetmiş bir gül gibiyim musalla’da kalmışım unutulmuş bir mefta’yım sanki o mefta ki bir kırlangıcın kanat sesinden düşen uçurumun rengi
silinmiş bir fotoğrafı göğsüne siper eden ah! bu dağlar içime devrildi simdi tüm Torosları yıkmak istiyorum tüm yanardağlardan magma olup püskürtmeli beni şimdi ve mahşeri sırtıma vurdu bir dev hani güneşin yedi rengi kandil yanan geceler matematiksel bir sey midir ölüm ki hesaplayıp götürdü seni
bulutlar ağlar şimdi gecemde eskimiş yüzünde kalmış hasretlerim karanlığın içinde dolaşır ruhum sokaklarda kaybolmuş bir ses ışıksız bir kandilim yanar sensizliğim kaderin eskimiş yılları gibi rüzgarı dün’de kalmış dinmez fırtınalarım sensiz siyahbeyaz bir film karesinde kalmış kurumuş bir gün gibiyim
göğe çektim anılarımızı ve şimdi ah! hangi kayıp mevsimlerde bir gelin tacı gibi kondurdum kefenine bir veda şarkısını kara ağaçlardan geçtim ben sen diye tüm mezarları deştim ve bir çeşme var sana yakın sana uzak sen seversin diye bir ağaç var mezarında baharları kuş sesleri açacak
hava tipiye gebe bir fısıltı ve takvimlerde 9 ocak annem gitme şiirini gösteriyor ve sonsuz bir hıçkırığı
kayıp mevsimler bu şiirin adı kayıp ve düşünülmeden harcanmış iki metre bir beyaz göğsüne değin çukur ve kara bir geceye seni bırakıp dönmek ne zor
bir meleğim vardı benim o da şimdi yanımda her daim yüreğimde seni yaşar sende gibi bir de senden öte varlığın var ki o , artık sonsuzluğa şarkılarımız benimle şimdi
aksam oldu meleğim şiir oldu evren sen ki ,toprağından yanıma koşarken
bulutlar ağlar şimdi gecemde eskimiş yüzüne kalmış hasretlerim ben
içimin karanlık sokaklarında dolaşır ruhum kaybolmuş bir ses ışıksız bir gölge yanarım sensizliğin nar’ ında eskimiş yıllarım gibi dinmez fırtınalarım rüzgarı kalmış dün’ de
yüreğimde bir keman gibisin benim hasretim arttıkça titrediğim şimdi bir yıldız düşür gözlerime senli mevsimlerden bir ışık bırak baş ucuma öpsene beni sensizliğimden bu gece
ay karası gül yarası gözlerinin bir mahşer ötesi’ndeyim biliyorum meleğim ruhumdaki gece karanlığında cennette yanan kandil sensin …
Ayşegül Aşkım KARAGÖZ – Mert YİĞİTCAN kuşları ve kedileri çok seven iki şair
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kayıp Mevsimler şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kayıp Mevsimler şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Zaman buldukca bütün şiirlerinizi okumaya çalışıyorum. Çok güzel şiirlerle karşılaşıyorum. Gönlünüze sağlık. Kutlarım... ............................ Saygı ve Selamlar...
ay düşmüştü saçlarına ayaz bir gecenin yalnızlar köşesinde
gülümsemiştin mutluluk meleklerine gibiydi sanki
dokunamadım kaldım öylece ve sonra bir ah! ettin sadece
işte gül yüzlüm veda edemedik biz seninle mutluydun o an … bütün bildiğim bu
gittin … yarım bıraktığın bir yaşamın en dipsiz kuyularına bıraktığın beni kim bulabilir ki bıraktığımız izlerimizde gün , soluk benzimi yakar işte şimdi vurgunum şarkılarda eserken rüzgar senden yana
ah! gül yüzlüm ne diyeyim ki sana ya da kime ne söylesem dilim lal çıkmıyor sesim yaprağını kaybetmiş bir gül gibiyim musalla’da kalmışım unutulmuş bir mefta’yım sanki o mefta ki bir kırlangıcın kanat sesinden düşen uçurumun rengi
silinmiş bir fotoğrafı göğsüne siper eden ah! bu dağlar içime devrildi simdi tüm Torosları yıkmak istiyorum tüm yanardağlardan magma olup püskürtmeli beni şimdi ve mahşeri sırtıma vurdu bir dev hani güneşin yedi rengi kandil yanan geceler matematiksel bir sey midir ölüm ki hesaplayıp götürdü seni
bulutlar ağlar şimdi gecemde eskimiş yüzünde kalmış hasretlerim karanlığın içinde dolaşır ruhum sokaklarda kaybolmuş bir ses ışıksız bir kandilim yanar sensizliğim kaderin eskimiş yılları gibi rüzgarı dün’de kalmış dinmez fırtınalarım sensiz siyah beyaz bir film karesinde kalmış kurumuş bir gün gibiyim
göğe çektim anılarımızı ve şimdi ah! hangi kayıp mevsimlerde bir gelin tacı gibi kondurdum kefenine bir veda şarkısını kara ağaçlardan geçtim ben sen diye tüm mezarları deştim ve bir çeşme var sana yakın sana uzak sen seversin diye bir ağaç var mezarında baharları kuş sesleri açacak
hava tipiye gebe bir fısıltı ve takvimlerde 9 ocak annem gitme şiirini gösteriyor ve sonsuz bir hıçkırığı
kayıp mevsimler bu şiirin adı kayıp ve düşünülmeden harcanmış iki metre bir beyaz göğsüne değin çukur ve kara bir geceye seni bırakıp dönmek ne zor
bir meleğim vardı benim o da şimdi yanımda her daim yüreğimde seni yaşar sende gibi bir de senden öte varlığın var ki o , artık sonsuzluğa şarkılarımız benimle şimdi
aksam oldu meleğim şiir oldu evren sen ki ,toprağından yanıma koşarken
bulutlar ağlar şimdi gecemde eskimiş yüzüne kalmış hasretlerim ben
içimin karanlık sokaklarında dolaşır ruhum kaybolmuş bir ses ışıksız bir gölge yanarım sensizliğin nar’ ında eskimiş yıllarım gibi dinmez fırtınalarım rüzgarı kalmış dün’ de
yüreğimde bir keman gibisin benim hasretim arttıkça titrediğim şimdi bir yıldız düşür gözlerime senli mevsimlerden bir ışık bırak baş ucuma öpsene beni sensizliğimden bu gece
ay karası gül yarası gözlerinin bir mahşer ötesi’ndeyim biliyorum meleğim ruhumdaki gece karanlığında cennette yanan kandil sensin …
Ayşegül Aşkım KARAGÖZ – Mert YİĞİTCAN kuşları ve kedileri çok seven iki şair
02.02.2015
Serbest nazım dizelerinde hüzün var, ayrılık var, şairi ve şiirini kutluyorum.Puanım tam.Yunusun diyarından selamlar.
silinmiş bir fotoğrafı göğsüne siper eden ah! bu dağlar içime devrildi simdi tüm Torosları yıkmak istiyorum tüm yanardağlardan magma olup püskürtmeli beni şimdi ve mahşeri sırtıma vurdu bir dev hani güneşin yedi rengi kandil yanan geceler matematiksel bir sey midir ölüm ki hesaplayıp götürdü seni
Muhteşem tadında akıcı ve anlamlı bir serbest şiir okudum tebrik ederim.
Ne zaman bu iki kalemin yazdıklarını okurken yüreğime bir sancı düşer ıkı yaralı kalp kalemde buluşur Hüzün sanki kalemin ortak arkadaşı benimde dışardan izlerken kanayan yaram o kadar içten yüreklerden akmış ki anlatamam yaşamak lazım bu duyguları her iki dost kalemi alkışlıyorum hayatın içinden kaleme alınmış muhteşem eser
kayıp mevsimler bu şiirin adı kayıp ve düşünülmeden harcanmış iki metre bir beyaz göğsüne değin çukur ve kara bir geceye seni bırakıp dönmek ne zor
Tebrikler beni etkileyen bu kalem ah var ya ah ah ...........
İki şairin bir şiiri tam anlamıyla tek elden çıkmış gibi yazması zor fakat bu güçlük aşılmış,güzel bir şiir çıkmış ortaya. Hüzün şairine katılıyorum, hanginiz yazdı ise, final çok güze..
Değerli dostum , İki şairin birlikte şiir yazmaları gerçekten çok zor bir süreç.Yazın dili, anlatım dili farklılıkları nedeniyle, istenilen güzellikte sonuç veremeyebilir de. Şiirin bütünlüğü içerisinde dizelere dökülen her kelime'nin ,noktanın , virgülün de ayrı birer anlamı vardır şairler için. Şiiri tamamlayıp yayınladığında'ysa , şiir metninin üzerinde , iki şairin ayrı ayrı yazdığı bölümleri izah etmeyi amaçlayan her ne tür işaret ya da isimler yazsanız, şiir metnini , görselliğini, anlatımdaki akıcı dili yok etmiş olabiliyorsunuz. Şiir metninin içeriği üzerinde bu konuya dair hiç bir detay bilgi bulundurmamak en doğrusu gibi geldi bize , ve şiirden yana kullanıyoruz tercihimizi işte biz bu nedenle. Her zaman olduğu gibi, seninle birlikte , ortaklaşa bir şiir yazmak daima keyiftir benim için. Amacımız, birlikte bir şiir yazmak kısa ve net. Asla birbirimize yardım ederek şiir yazdırmak çabasında değiliz. Zaten bireysel olarak tek başımıza yazdığımız haddinden fazla şiirlerimiz de var ortada :) Yine çok keyif duyduğum bir şiir çalışmasıydı . Bu keyfi yaşattığın için sana yine minnettarım dostum. Yüreğin ve kaleminle hep var ve hep sağ ol. Sağlık ve esenlik dileklerimle.
Mert YİĞİTCAN tarafından 2/2/2015 7:56:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
çimin karanlık sokaklarında dolaşır ruhum kaybolmuş bir ses ışıksız bir gölge yanarım sensizliğin nar’ ında eskimiş yıllarım gibi dinmez fırtınalarım rüzgarı kalmış dün’ de
İçinde esen hüzünlü fırtınaları dizelere harika bir dille aktarmışsın ayşeğülüm.
Yüreğine sabır ve ferahlık diliyorum.
Sana yardımcı olan Mert yiğitcan arkadaşımıza de teşekkürler.
Kalemin kavi gönlün mutlu olsun canım benim.Sevgiler.
:) Benim kalemimden damlayan satırlar idi bu bölüm Gül hanım. Nasıl ? Epeyce yardımım olmuş mu ? Gerçek bu ama, gülümsemek ve yine de şakayla bağlamak gerek sözlerimizi. Ama iyi bilelim lütfen, birlikte yazılan şiirler iki kalem sahibinin baştan sonra ortak çalışmalarıdır aslında. Birisinin birisine yardım etmesi gibi algılamayalım lütfen. Her iki insan da , o şiirin ilk satırından son satırına kadar her yerini birlikte yazar ve düzenlerler.Gerçek bu değerli dost. Sağlık ve esnlik dileklerim daima sizinledir. Saygıyla.
Çok güzel şiirlerle karşılaşıyorum.
Gönlünüze sağlık.
Kutlarım...
............................ Saygı ve Selamlar...