Bir Film Gibi
BİR FİLM GİBİ
Bir melek karnında geçerken zaman. Beslenip büyütülürken neyse ihtiyaç. Melek tokken toksun, açken aç. Kesilir göbek bağı, çığlıklar arasında. Sen ağlarsın, herkes sevinirken. Yep yeni bir dünya başlar ömür denen. En tatlı sensin, hem de her tür tattan. Sen sanırken düştüğünü, yedi kat gökten. Bir film başlar film gibi. Sana başrolü seçer yıllar. Ne olduğunu anlamadan çevrende, Rüya gibi geçer bebeklik yılların. Her hareketin mutluluk verir önce. Oysa kızılır aynı hareketi yapsan büyüyünce. İlkin anne dedi baba dedi diye başlar tartışmalar. Harflerle barışırsın nefes aldığın her yeni gün. Mutluluk denizinde sanki, Anlar yaşarsın nice nice anı olan. Bir film gibi geçer yıllar. Mahallede koşar oynarsın, Oysa ömrün sonuna koştuğunu bilmeden her an. “Ana gibi yâr Bağdan gibi diyar” bulunmaz derken, Bir başka yâr çıkar karşına. Canına anlam yükleyen, Hatta sana iyi ki doğmuşum dedirten. Öyle bir yârdır ki o yâr, Senin için o yâr binlerce ömre ayar. Bir film gibi, Sana aşk gömleği biçer yıllar. Acılar mekân tutar gönlünü. Istırap gitmez başka bir yere. Yaşadığın her an sıkılır göğsün çıkacakmışcasına sanki. Sızlar burnunun direği derinden derine. Vuslat uzaktır oysa, Hatta imkansız. Yârla yaşamadan ömrünü. Bir film gibi, Ahret âlemine göçer yıllar. Mustafa EROL 28.0cak.2014 Manavgat / Antalya |