21. gün
Yani kalın duvarların orta yerinde,
Görüş beklemek değil de hani, Seni, seninle yaşayabilmek. El ele Göz göze, Yürek yüreğe, Kaybolup gitmek değil ama Bir tuz dağı gibi, Bağlanabilmek hayata. Gökyüzüne pürüzsüz bakabilmek. Bir güvercin kanadında beklemek değil seni, Puslu bir şubat akşamı çekilirken yaşamımdan, Bir leylak kokusu bende; Sevin(sem) mi, Ağla(sam) mı? Kendime koşuyorum soluksuz, İplere asılan umut larımızdı, söyle bana küçüğüm, Hangi rüzgar öğretir bize yalnızlığı, Hangi liman alır bizi artık sığınağına. |
tebrik eder saygılar sunarım.