0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1747
Okunma
Mavi kızıl bir akşam üstü
yapraklar yeni düşmeye meyletmiş
hüzün bulaşmış evlerin duvarlarına
açık penceresi
yırtık tülden dökülüyor
hüzünleri
eskimiş elleri
eskimiş yüzü
eskimiş
sıvaları dökülen evler gibi
teneke saksıda kalmış inadına çiçek deren umut
ve öpücüklerin
merhem olduğu zamanlarda
çorak bir anı sessiz
ölüm gibi
şehir dışında kalmış mezarları
unutmak kadar özgür
zamanda dans eden yaşamları
unutmak
yağmurun kokusunu
dudakların tadını
ama öyle
bir an da değil
korkar gibi yaşamaktan
vaat edilen cennetten vazgeçer gibi
bakmadan ardına tükenerek
vaz geçer gibi yarından
bu gün ölerek
yalnızlaşır insan
viran evler gibi
söyleme kimseye sakın nasıl sevdiğini.
Demet Erdoğdu
5.0
100% (2)