Benim çeşmelerim çağlar durulmaz
Senin yaylaların, illerin şen mi?
Binbir tasa ile aşka varılmaz
Ceylan bakışların, dillerin şen mi?

Güneş söndü ay doğmuyor nicedir
Senden sonra her gündüz bir gecedir
Seven yürek yücelerden yücedir
Gün aydınlık, tozlu yolların şen mi?

Su durulmaz yatağında dediler
Şölen vardır otağında dediler
Bengisular dudağında dediler
Gülen gamzelerin, çillerin şen mi?

Sırça sarayların mimarı sensin
Kimsesiz gönlümün umarı sensin
Kalbin en ateşli damarı sensin
Ben yaslı dururken hâllerin şen mi?

Her güzellik bir doğrudan doğrulur
Yiğit olan bin cefayla yoğrulur
Benim ismim gurbet ile çağrılır
Sılada bülbülün, güllerin şen mi?

Serçe idim şahinlerle yarıştım
Yaprak yaprak çiçek çiçek buruştum
Senin için kaderimle vuruştum
Kâ’külünde ipek tüllerin şen mi?

Kafdağı’nda seni sordum bağlara
Destan oldun nice yitik çağlara
Mey sunarsın bade bade beğlere
Alnında duvağın, tellerin şen mi?

Bir kızıl denizde buldular beni
Gözünün izinden bildiler beni
Senin kılıcınla dildiler beni
Kanımla kınalı ellerin şen mi?

Durmuş Kaya

______________yitikozan