A Y R I L I K
dilin tutulur konuşamassın gözlerin dolar ağlayamassın
soguk duvarlar yürür üzerine hiç bir yere kaçamassın nefesin daralır hayattan vazgeçersin hatta kendinden yakıp yıkmak istersin hertarafı kırmak istersin kalpleri öylesine acı verirki yaşarken öldürür insanı ayrılık yürüdügün yollardan bıkarsın baktıgın hertaraf siyah beyaz bütün sesleri çıglık gibi duyarsın beynin oynar sanki göz yaşların dökülür sonra yanaklarına bitap bi halde bir yorgunluk çöker vucuduna boş boş bakarsın etrafına öylesine acı verirki yaşarken öldürür insanı ayrılık hüzünlü şarkılarda ararsın onu acı çektirirsin kendine saçın sakalın uzar kesmeye erinirsin bıkmışındır hayattan karanlık gecelerde çıkar yürürsün bıkmadan üşenmeden çiçekleri suçlarsın güneşi suçlarsın ve yıldızları öylesine acı verirki yaşarken öldürür insanı ayrılık yemek yemessin su içmessin susuz toprak gibi kurursun arkadaşlarına kızarsın kendini yanlızlıklara kapatırsın öyle bir nefret dolarki yüregin bazen dayanamaz isyan edersin aynalara bakmaya utanırsın kendinden kaçarsın köşe bucak öylesine acı verirki yaşarken öldürür insanı ayrılık içerin kan ağlar sıgamassın dünyaya dar gelir sokaklar çepe çevre sarmıştır kabuslar, düşlerini hayallerini anlatamassın yaşadıklarını deli derler diye korkarsın uykunu onunla uyur onunla uyanırsın unutamassın onu öylesine acı verirki yaşarken öldürür insanı ayrılık güneşe maruz kalmış yüce karlı bir dağ gibi erirsin yumruklarsın duvarları ellerinden kanlar saçılır hissetmessin ellerinin acısını yüregindeki acı kadar ben artık yaşamayamam dersin ama yinede yaşarsın işte öylesine acı verirki yaşarken öldürür insanı ayrılık E R K A N |