BİRADER - VIIİki ileri bir geri giderken, Biz bir alamete bindik birader! Tam da aydınlığa eriştik derken, Zifiri bir yerde indik birader... Pervane misali fır fır dönerken, Lambalar hep yanıp yanıp sönerken! Bir gün yine hava karardı erken; Korkudan saklanıp sindik birader... Şimdi de milletçe taktık saraya! Merhem olsaydı ya, bari yaraya! Üzüntümüz heba olan paraya; Miras yedilere döndük birader... Okuruz, okuruz, bina okuruz! Döneriz, döneriz yine okuruz... Atiyi görmeyiz, dünü okuruz; Biz bu kadarda mı böndük birader? Az geldi ülkeyi hamut la yutmak, Haklıyı, haksızı bir yerde tutmak! Aslında istenen halkı uyutmak! ! Nasıl böyle saf saf kandık birader? Ararken günlerin en aklarını... Görmedik kurulan tuzaklarını! Asrın kazanılmış tüm haklarını; Kaptırdık da nara, yandık birader! Nerden çıktı keşfi yeni dünyanın? * Gösterdi yolunu bize Hanya’nın! Bilmezken yerini koca Konya’nın; Her zaman hazıra konduk birader... Sanki türbe idi, inancın özü... Ortalık toz duman, görmez göz gözü! Artık mezarlarda yazılan sözü; Anlamayan küllün zındık birader! Her nefis ölümü elbet tadacak! Bu fani dünyadan herkes gidecek... Arapça bilmeyen halk ne edecek? Hakk başka dil bilmez, sandık birader! Antalya-2014/12 (*) Yeni Dünya: Amerika kıt’ası... Halil Şakir Taşçıoğlu |