sararmış elleri
Şimdi
Gözlerimiz iki sevgiliyi resmediyor Ağır ağır çalıyor müziği kederin Karşımızda asiliği denizin Dilimizde yarım yamalak serçe tekerlemeleri Burası Yüreğimizin soyunup bütünleştiği yer İncir ağacının sararmış elleriyle buluştuğumuz Ki Sıratın üzerinde bekleyeceğiz çiğdemi Sözcüklerimizin sadakasını vermişsek Takacağız düş görümlüğünü Ardımızda sokakları eskitmişiz Pembe renkli evlerde çocukluğumuzu Uçları kıvrık defterimizi başı kopuk kalemimizi Annemizin tembihlerini Koparıp kuruttuğumuz aşk yaprağı Yüklüsü olduğumuz zamandı Müptelası olduğumuz gece Koynumuzda saklambaç oynayan özlemdi |