BELKİ ON KURŞUN
Yaşamak külfet yaşamamak hayıf
Atiye taşımak korkak mutsuzluğu Yakışır mı tabiatın salgın yortusunda Kendin olmak varken Karartmak umutsuzluğu. Gün doğumunu beklerken erinç bir şafak vakti Dalgın yürürken yollar mı tüketti zamanın Ustan kim diye sorarlar sürüklendiğinde Kibrit çakımı vurmadıysa yüzüne bir ışık Bırak yalanıyla debelensin o yüreksizlik. Git nereye istersen ufkuna yandığım Ötesi var mı servet peşinde koşuşmanın Günü gelmeden haykırt ölü cehennemin Bir tutam can değil mi beğenmediğin Sen almadan dökün günahlarını Bir kurşun yetmez belki on kurşun Eksiltir sanma dopdolu duygudan bir hece Atmak var ya at öyleyse son bulsun Kendini kendinden daha da ileri. Sıkıntıya yer yok girdiğin yolda Geniş ol, atıl et canını, gönül savurur misali sürgün yemeden yaşam yenilenmez Yoktur kendinden kaçışın mutlu liman Bozuk düzenli hiçbir memleketin. 30.01.2014 |