Alıştım
Alıştım artık
Senin olmadığın bu kente. Eskisi gibi koymuyor gidişin. Sadece yoksun hepsi bu. Ben hala yaşıyorum Hem seni hem kendimi. Belli ettirmiyorum sensizliğimi kimselere. Gerektiği zaman gülebiliyorum. Yiyorum,giyiniyorum ve geziyorum. Selamlaşıyorum dostlarımla. Bir kahvehane önünde tavla oynuyorum. Arada bir koltuğumun altına veriyorlar tavlayı. Hiç üzülmüyorum. Çünkü biliyorum sensizliğin zerresi bile etmeyeceğini. Eve dönerken fırından ekmek Manavdan domates alıyorum. Sanki evde bekleyen varmış gibi... Ruhsuz olduğumu sanıyorlar Belki de hiç sevmedim... Ama bilmiyorlar ki Ben bu yüreği alıştırana kadar neler çektim. Aç mı kalmadım günlerce. Küllüğümden taşan illet artıklarıyla Az mı öldürmedim hayallerimi. Basmadım mı acılarımın üzerine izmaritleri. Ah yar... Çok zor olsa da başardım. Başardım senden sonra yabanileşen yüreğimi sakinleştirmeyi. Ve şimdi alıştım Senin olmadığın bu kente. Kimsenin görmediği bir yıkıntı var hayatımda. Sen de o yıkıntıların altında. Yüreğimi mezar taşı yaptım kabrine. Hep oradasın işte Orada,sol yanımda. Artık alıştım yaşamaya ben Senin olmadığın sağ yanımla... ___________________Murat Bulut |
Alışmak
Var olmaktır yeniden
Zor zamanlar geçirmişsin
Dersimi aldım senden
Belki geçici bir kral olmuşsun ama
Kral çıplak gibi gezerken
Olmamış kolunda kendi kraliçene benzeyen
Neşen yarım, hüznün tam aslında
Senin ki tek ayaklı bir yalnızlıktır düşünürsen
Üç ayağı da düşürmüşsün elinden
Mamafi pür neşen de hani kar yerine geçer
Ama böyle gelmediği için böyle giderse diğer günler
Sayın kalfam bir gün olur hayatın tekler !
Yüreğin ileride daha çok zarar eder...
T E B R İ K L E R !!!.....