ağzımın içinden dökülen bir muştu ve kenarında uyuyan bir orman kuytusu kuytusunda uçuşan bir kuş kanadı kanadından havalanan bir aşk gibi adın...
oysa ben işlemiştim tüm cinayetleri bendim tüm kötülüklerin emsali eşkıya bir yüreğin ev sahibiydim çarşaf gibi serilmiştim denizin orta yerine tüm çılgın martıların sebebiydim
bendim diyorum ağlayan tüm anaların cemali fişlenen kadınların yüreği bombalanan çocukların vebali kör kurşunlara gelen babaların eşkali bendim...
hazana durmuşken gözlerim saçlarımın bukleleri terkederken ser’imi yen’imin içinde kalırken acım acımın alnından öpen bir tanrı gülümsemesi adın
hep uğurlamayı öğretmişken yaşam şimdi nasıl hoş geldin diyeceğim bilemedim sevgilim geldin hoş, gönlüme gönlümden bir adım öteye gitme sevdiğim…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir Tanrı Gülümsemesi Adın... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Bir Tanrı Gülümsemesi Adın... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Uzunca bir süredir okuduğum değerli bir kalemsiniz. Yüreğiniz elinizde; ki bir şairde öncelikle bulunması gereken bir özelliktir bu fikrimce. Bu yüzden de çok keyif alıyorum sizi okurken...
Yine iyice bir çalışma. Çıta giderek yükseliyor dil kullanımı da ona hakezâ. Fakat biraz daha nasıl denir çekicilik katmalı makyaj vurgu okuru şaşırtan ters köşeye yatıran akıl çelen orijinal replikler . bunlar benim "mükemmeliyet reçetesi" dediğim üst düzey antrenmanları:) ki: bu hâliyle de çok iyi
hoş geldin derken bir karalamam da dedimdi
epeydir unutmuştum ayrılmaların vehametini unutur elbet insan unutmaz mı bunu en iyi kimsesizler bilir! hoşgeldini olmayan güle güle biriktirir mi!..
hangi şiirmiş bir göz atayım dedim KURGUSUZ AŞK imiş ve orada şiire yapılan bir yoruma ilişti gözüm; o zamanlar 23 yaşında olan bir Kardelen Taner'imiz vardı onun yorumu ;
"Zembereği boşalmış bir yalandı aşk,açık seçik gülüyordu gülmesine de,kurgusundan ödün vermiyordu bunca şetaret içinde..Bir yalanı en iyi yalnızlık kavrardı,karardı.Mutluyken dökülmeyen siyah incilerdir yalanlar,ama yalnızken ve bihaberken sevdiğinden saçılırdı önüne bu inciler..Nasiplenmeye dünden razıyken sen,zembereği boşalmış bir yalandan kaçmazsın haybeden.Çünkü bu alışılageldik yalanlara benzemez,içinde aşkı yeşerten yalan hali dumana içerlemez,bir korunma birimi gibidir,sarınır,korunurum zannedersin ama bir yalanla çıktığın yolu pek çoğuna gebe hatmedersin..Kurgusal aşk yalana yaslıdır özetle,ki kendinden kaçışa,gerçeğe ters köşe oluşa tekabül eder..Herneyse ilişiğimi kestiğim bir hususta fazlaca konuşmamak doğru olanı ki eşeledikçe başka mevzulara varıyorsun..Ayaküstü içimimi döktüm ne,zihnimi gafil avladın şair,bunu saymam..Bir başka sahnede finalle perde kapanırken yalnızca alkış tutmaktı niyetim,dökümlendim,fena ettim..
Her bir dizesi ayrı ayrı ilhama getirir adamı/kadını...
Eyvallah her dizesi ağıt kadın...
Ahh başlık bile bir başka şiir...
Tebrikler ...
M Ü K E M M E L D İ