Öpüyorum gidişinden kadın
Bir sonbahar da gördüm gülüşünü,
Yapraklar dökülürken, Yağmurlar yağarken. Ben en son yine sonbahar da sevmiştim oysa, Soğuklar başlarken, Sobalar tüterken, Ve bir sonbaharda kaybettim ben sevdiklerimi... Bile bile ladese tutulmaktı bu aşk, Bile bile uçurumdan yuvarlanacağını, O uçuruma koşmaktı, Düşmekti, Kalkamamaktı, Tüketmiştim gücümü koşarken, Geri çıkışı olmaksızın dipsiz uçurumdan düşmekti bu, Biliyordum, Öleceğini bile bile paraşütsüz atlamaktı uçaktan, Cebinde parası olmayan bir çocuğun, Alamayacağını bile bile iç geçirmesiydi bakkalda ki çikolatalara, Bir yetimin dönmeyeceğini bile bile mezar taşına göz yaşı akıtarak duasıydı yaradandan babasını, Bir öksüzün, Sarılıp koklayarak öpmeyeceğini bile bile bir parkta bir annenin çocuğunu öpüşünü izleyişiydi, Biliyordum, Tutmayacağını ellerimi, Sarılmayacağını, Koklayarak öpmeyeceğini, Biliyordum... Bir gülüştü beni benden senin kollarına umarsızca atan, Sen bendin, Ben sendim, Ben anladım, Senin anlamayacağını biliyordum... Şimdi ney miyiz? İki yabancı, Belki selamlaşacağımız basit birer arkadaş! Uzaktan birbirini izleyecek iki aşık, Birbirine özlem ile yanan Ama Asla sarılamayacak iki insan... Sustun, Sustum, Sustuk... Öpüyorum nemli Gözlerinden kadın, Öpüyorum avuçlarından, Öpüyorum yangın yeri yüreğinden, Sen benim bir daha sahip olamayacağım diğer yarım, Sen benim hep kanayacak yaram, Sen benim şu hayatta belki son kez tutunmak isteyeceğim son dalım, Öpüyorum gidişinden... Ömer ERASLAN 19.11.2014. 00:42 |