Belki bir sabah...
Nemli bir Kasım sabahında
bulutların nemi göğüs kafesimdeyken rüzgarın sesi kulaklarımda öfkesi yüzümdeyken suskun dokunuşların alevinde bir sabah bekle birtanem geleceğim sana… Yıldız yıldız döküleceğim yüzüne ellerimde geceden topladığım bir demet yanık türküyle dudaklarına küçük bir gül bırakıp ışıklar serpeceğim kirpiklerine… Yelkovan yine koşacak doludizgin yine zamanı tanımayacak saatler yüreğimdeki gökkuşağımla saracağım yaralarını ömürlük sürgüne göndereceğim yolculuğum çok uzun sürse de serin bir sabah yelinde bir sabah bekle beni birtanem sana geleceğim… *** Hangi boyutta görünür aşkın en güzeli… |