...
şimdi sorsa sana birileri;
ne için yaşattın ona bunları dese? diyebilir misin benimde canım yandı oyuncak gibi oynarken o deliyle diye... hiç düşünmedin değil mi? hiç düşünmezsin sen... yaktım mı,yandımı o can demezsin... giderken, lanetler yağdırdım... sana değil yanlış anlama, sevdana değil kaderİme değil şehrine lanetler yağdırdım sadece, aynı gökyüzünün altında nefes alıpta, aynı sokağı gurbet ettiğin için kahrettim kan kustum şehrinin gecelerine... en çokta kendi halime acıdım bi hal bilmezin elinde ölümlere gittiğim için bir vefasızı değdiğinden ötesinde değere layık gördüğüm için... atamam diyordum yıllar önce giderken bitiremem onu içimde... seni bitirmek kolay oldu da, bu nefret biter mi bilmiyorum bende... feryat yok artık içimde isyan yok eğer layığınsa; bi beddua var sadece dilimde dilerim son nefesini helalliğimi alamadan verme... canımı yaktığın için ahımı aldığın için gidişini hançer gibi sapladığın için oynadığın için verme nefesini pişmanlığını hissetmeden içinde... tüm sana kanışlarımı geride bırakıp yazıyorum şimdilerde sadece, satırlarda kahretsin diye sana uykusuz gecelerimde geçmek bilmeyen zamanın kahrettiği gibi kendimi yollara vurduğum zamanlarda,delilerin bile kahrettiği gibi kalemde kahretsin istiyorum beni yaktığın zamanlara... seni anlattığım insanlar sana küfrederken susun diyorum;ben ah ettim ama; ahım tutmasın yinede... oysa sen muyluydun , benim o derdi çekecek gücümün kalmadığı günlerde.. bakma şimdi iyi olduğuma; adına lanetler okumadım ama, yaşattıklarını allah bırakmasın yanına... çaldığın yılları namerdim helal edersem sana... ^cENNET kUŞU^ |
Seversin seversin seversin…
Sana gelsede,
Gider.
Giden sevgiliye buyur edersin;
Dönerse senin olur.
Dönmezse elin.
---- 11.12.1967 – Adana
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ – İstanbul