Sustum...
Yâr kızgın hançeri, almış eline,
Dayadım göğsümü, vur dedim, sustum. Zulmünü huy etmiş tatlı diline, Dil yarası derin, dur dedim, sustum. Yıllarca tuz bastım, yaram gitmedi, Gönlümde sevgisi bir an bitmedi, Nağmeler dizdim de, yine yetmedi, Artık bana düşen, kor dedim, sustum. Hasretle bağlandım bir çift sözüne, Savruldum yeliyle, düştüm közüne; Yürekten hayrandım masum özüne, Tersine bir adım, zor dedim, sustum Kahrolsam da güldüm, tebessüm ile, Harmandan hisseme düştü bin çile, Kurtulmak istedim, ama nafile, Bunu da bir hayra yor dedim, sustum Sen üzülme yeter, canın sağ olsun, Dertlerim çoğalsın, ister dağ olsun Viraneye dönen, benim bağ olsun, Düşündeki köşkü kur dedim, sustum. Bu sevda yükünün hamalıyım ben, Gönül taşır ama ezilir beden, Tozları savrulsa, kül olsa da ten, Gayrısı alnıma ar dedim, sustum. Pişeceksin bir gün, yan ki gönül yan, Acı zehir olsa , geçecek zaman, Üç günlük dünyadır, misafir insan, Bu han bundan sonra, dar dedim, sustum. Mustafa USTA 30 Eylül 2014 İstanbul |
her zaman hayranlık ile okuduğum güzel şiirlerine
bir yenisini daha eklemişsin
şiir hak ettiği yeri bulmuş