Kelam/Ün/Aleyküm
Sen beni öpseydin eğer
Dünyada savaş olmazdı Tüm şehirlere yağmur yağardı Enine eserdi rüzgârlar Ak sakallı dedeler, günaydın derdi zenci çocuklara Günleri ayar, karınları doyardı Sen beni öpseydin eğer Patlamazdı yüreği grizularla dolu madenciler Dökülmezdi gözlerimizden inciler Üç dilek hakkı verilirdi çocuklara Hayat şerbetini sunardı o zaman umut Ağlamazdı hiçbir yetim bulut Sen beni öpseydin eğer Hem kapı, hem kilit, hem anahtar olurdu himmet Silinirdi dünyadan nefret Onuncu köyden kovulurdu ölüm Biz yeniden doğardık gülüm Boşa söylenirdi bunca ahlar vahlar Gözyaşımızda dalgalanırdı gün/ahlar Sen beni öpseydin eğer Mekânı aşk olurdu sevenlerin Silinirdi Zamanın evladiyelik akları Ve kesin ışıldardı sonbaharın altın kaplama yaprakları Sen beni öpseydin eğer Kelam/ün/aleyküm derdi şiirler Hangi ayeti fısıldardı bilemem Aşkla mimlenen kıbleli kubbeler Her duanın ardından âmini sevginin Sadakası olurdu bir meleğin Ererdi belki aşk himmete Sırat bir tek gözlerinden açılırdı, işte o zaman cennete Yasemin Demir ikibinondört eylül kelamı |