MORDU KADINAsalet akıyordu üzerinden gülüşü anlamlı, yürüyüşü endamlıydı. Hafif ökçeli ayakkabılarını giydiği zaman, tıkırtısı Mozart’dan besteler çalardı. Kürk mantosunun altında, mordu kadın. Gizemli, bir o kadar da ağır başlı, kokusu büyüleyici, insanı sarhoş eden, Versaçe vazgeçilmezi. Yıllanmış şarap tortusunun moru vardı dudaklarında. Portoyu mahzende saklardı, mordu kadın. Uçsuz bucaksız leylak tarlasına koşardı her fırsatta. Tırabzanlarda elleri hafifçe kayar, şifon elbisesi uçuşurdu. Picasso portreleri kıskanırdı onu, mordu kadın. Ortalıktan kaybolurdu bir anda, mor gecelerin ortasında, başıboş gölgelerini arardı, hüzünlenip ağlardı bulamadıkça, mordu kadın. Soprano Leyla Gencer söylerdi, operanın perdeleri alkışlarla kapanırdı, oysa onun kulaklarında, Anadolu dan bir türkü çınlardı durmadan. Onu çağırırdı bozkırlar. Farklıydı hayatları, bir ipin ucunda mordu ölüm, mordu kadın. H. Çiğdem Deniz. |
bir ipin ucunda
mordu ölüm,
mordu kadın...............tebrikler değerli yürek