Aşkın Öldüğü An
Ne sevdalar görmüşüm hepsi sevdadan başka
Ve işte ben hiç inanmam bu yüzden ah aşka Geceydi, erken henüz çarşılar vakit akşam Nazik kolundan tutup esmerimsi bir adam Yürürdü genç bir kadın çok güzel ’ -Adam çirkin Kadın camından bakıp vitrinin sakin sakin Beğendi bir gömleğin rengi belki şeklini Ayırmadan baktı azcık, yeşildi gözleri Girip cazip vitrinin ön giriş yerinden hem Alsam mı dermiş gibiydi ’ -Neden girdim madem? Beğenmeyip boyların belki başka istedi Bulunca camdan bakıp aşkı ’ -Çok gülümsedi Bahar gözünde çiçeklendi uçtu sessizce İşaretinden adam anlamıştı kendince Beğenmemezlik omuz silktirip baş sallattı -Hayır demek buydu ’ -Aşkı dışardan anlattı Küfürlerin gözlerinden okunduğu zaman Ne kızdı sessiz ne haykırdı baktı tek o an Kadın üzülmüştü belliydi gözlerinden de Elinde kalmıştı gömlek yürek hüzünlerde Bitince gömlek için çok beğendiğim bu aşk Ne saltanat kaldı kalbimde ne de bir tek köşk Adam da satmış bu aşkı kadın da gömleğe Garip nasıl var desin aşk inansın var diye Ne sevdalar görmüşüm hepsi sevdadan başka Ve İşte ben hiç inanmam bu yüzden ah aşka Mefâ’ilün / fâ’ilâtün / mefâ’ilün / fa’lün Form Bornovada dolaşırken, Genç bir çift yanımdan geçti. Bayan aşkım diyordu yanındakine. Bir mağazaya girdi bayan. Erkek dışarıda sigara içerek bekledi. Bayan bir müddet sonra, kapıya kadar gelip elindeki gömleği yüzünde gülücüklerle erkeğe gösterdi. Erkek başını yukarı doğru kaldırarak olmaz işareti yaptı. Bayanın yüzündeki gülücükler gitti, yüzü asıldı ve geri dönüp hınçla gömleği bir yere bıraktı çıktı. Sonra birlikte uzaklaştılar. Hikâye bu hikâye. Aşk ölmüştü. |