Vicdanın sesinden kaçılırmı be !küçücük bir çocukken terk etmişti evini yurdunu yuvasını memleketini kahır etmek yıllarca küsmek köyüne memleketine yurduna yuvasına çekmek sinesinde acıyı içine tütün çeker gibi dumanında kavrularak kanser eder adamı be iliklerine kadar işler keder insanın her zerresine nasıl bir kahırdır nasıl bir hesap sormaktır yıllar yıllar sonra kesişmesi yolları nasıl bir kum saati ayarlamasıdır bir buluşma sanki hesaplaşma kıyasıya bir köy mezarlığında sahi kaçabilir mi insan vicdanından kara bir yılan gibi taşırsın koynunda yavaş yavaş sokar yavaş yavaş ölürsün zehrinden sen gidersin o hiç gitmemiştir hep koyun koyuna yaşamışsındır koskoca bir ömrü zehiri eme eme ananın ak sütü gibi değil elbette ağırdır kul hakkı ölmek bile değildir kurtuluş bilemedin bir değil üç gün belki beş gün ama bir gün elbet geleceğini ardından bile bile ölüp kaçıp gitmek öteki aleme kurtulmuş gibi sanıvermek yani oyun oynamak gibidir vicdanın sesinden kaçmak öyle kolay değildir kul hakkı yakana yapışır boynuna dolanır yılan gibi mezarında bile bulur seni sokar enseni |
tebriklerim çok ça