HADİ BAKALIMbir yürek aynı yerden kaç kez kırılır kaç kez yapışır kırıklar daha eskilerin izi silinmeden . kapkaranlık ortalık yağmur yağdı yağacak gökyüzü secde durmuş doğal afet hazırlığı var. demek buna rağmen hayallerimi yüklenip sırtına ilk bulduğun kuytuya sallamak için acele adımlarla yolları arşınlıyorsun öyle mi?. gelişin kadar aniydi demek gidişlerin ’aferim’. durma el sallayan biri varken henüz arkada al tek tek parmaklarını avucumdan nasılsa kalan boşluğu doldururum sahte gülücüklerle üşütmeden alışkınım nede olsa. söyleyecek sözü kalmayan gibi onca yaşananı saymayan gibi gözlere bırakıp yağmur ormanlarını ıslanmaktan korkmayan bir çocuk gibi gidiyorsun öyle mi? peki.. kuşandım ayrılığın silahlarını bir zılgıt çektim dağlara yansırsa kulağına sakın ağlama kapat gözlerini atları da vururlar topal kalınca o pamuk gibi yalnız tavşanları ve yuvasından daha yeni havalanan yavru serçeleri de bir damla kan bir anlık zevk için. sen av mevsimini bekleseydin be yar yasal olurdu vurduğun yüreğim gönlümün kırıklarından bir yol döşedim dönüş yoluna cesaretin varsa dön geri. Ayvazım DENİZ |