YÜREKTE SIZIYI NASIL DİNDİREM
Ardına bakmadan giden bir zaman
Şad etmiyor felek vermiyor aman Isındı bak suyum ya Râb el eman Kahır mektubunu kime gönderem Lal oldu dillerim yazmıyor kalem Ümitler tükendi, gel de, de gelem Zaman zalim oldu hep düştü yelem Uçup giden düşü, nasıl dönderem Meğer bedbaht olan bendeki benmiş Semaya sığmayan bendeki senmiş Uslanmaz bir gönül tükenen tenmiş Zuhur eder öfkem nasıl yön verem Alev alev yanar gönülde sevda Avlanır mı bilmem, avlarken avda Kaldım mı geçtim mi ben bu sınavda Kalpteki yangını nasıl söndürem Şu deli gönlüme kurmuşsun otağ Bülbüle köşk oldu, sevdana bir bağ Öyle bir yakıyor sanki yanar dağ Söyle bu yüreği, nasıl kandıram Bakışın, gülüşün, del’yler beni Sabah seherine, yel eyler beni Şeyda bülbüllere gül eyler beni Sineyi ataşa, nasıl yandıram Keklik pınarından içince suyu Nasılda haykırır sevdiğim deyi Yetim goydun burda, telli turnayı Yürek de sızıyı nasıl dindirem Gönlün güzelliği, bir de pusu var Dinle bozkırında, bozlak sesi var Nasıl figan eyler her gün yası var Bu bülbülü güle nasıl konduram.........Deyivedim bende bu güzel şiirin ardından MERYEM DURDU KEKLİK PINARI Tarih:31 Ağustos 2014 Pazar 18:24:15 |