SİLEMEZSİN
Silemezsin yazıyı alnına yazılınca,
O boyası ebedi yazıyla. Tutmuyor hüzün yama, Yürümeli yüreklerin taşlı yollarında, Dağların dumanı başlarında, Yoğrulur ufukta ince çizgi kabuğunda, Ve çatlar kalbimdeki nasır acıyla, Her şeyden kalan o tortuyu, Silemezsin. Parmakları kırılmış yazarın, Duruyor hüzünle başlayan şiirleri, Kalesi yıkık ve gecede düşmüş şehrin duvarlarında. Uyumadan gördüğü rüyaların etkisi altında, Ve vuruyor kafasını duvarlara, Ağrıları dindirmeyen ağrı kesicinin şokuyla. Yağıyor acı üzerine demirden mermiler gibi, Kirleniyor ne yapsak kalpler, O kalpler ki açık kapılara sürgü. Eller geziyor rüzgârda, Eller dokunuyor acıya, Acındaki binlerce el izini, Silemezsin. Dindiremezsin yağması gereken yağmuru, Bekletir bir yıldız gecede dileğimi. Hâlâ mış gibi yaşıyorum aynı masalda, Savruluyorum hızlı yaşamaktan, Sıkıyor zaman boynumdaki ipi, Önce yağıyor sonra düşüyorum saçak altından, Ve her nefeste celladıma gülümserken buluyorum kendimi. Ölümün o son bakışındaki sessiz sesi, Dalga dalga yankılanıyor kulaklarımın derini, Sana öğretilen yaşaman gereken ezberini, Ne yapsan, Silemezsin. |