ÖLDÜREN MENEKŞE
mor ötesi bir ışık hüzmesi kamaştırdığında gözlerimi
delinen göz bebeklerim değil yüreğimdi dayandım, ölmedim her gün bir yudum menekşe dolardı içime büyüsü paydos sonrası yollarda üstüme çöken bir damla göz yaşına banıp yutmadan yanımda sakladığım damla damla kurudum, yine ölmedim iğne iğne dizilen sayısız günlerin tam önüne dikildiğimde deliklerden geçerek yüreğimi bulan sızı en gizli mutluluğumdu yaşamadım onu, fakat ölmedim hatta menekşe yaprağı göğsüme düştüğünde titredim, sarsıldım, sendeledim ama yine ölmedim olur diyordum ama, olmazdı işte olmaz değil mi, dedim binlerce kez kendi kendime hayır olmaz... olmaz... bu olmaz ve işte olmaz denen oldu... vuruldum bu bana fazla, dayanamam menekşe yaprağı kırıldı döküldü hoyrat avuçlarda bu benim sonum, yaşayamam |