Çay Üsküdar ve Hayal
Çaynağme dükkanında bir çay söylesem sana.
Ellerin bardak ile zarafeti anlatır. Bir güzellik yayılır sayenizde o ana. Kahveden de ziyade sürer nice dem hatır. Üsküdar İstanbul’un hüsnüne mihenk olur Senin gamzen gül açar cümle kaygım kaybolur. Her makamın özünde aşkın rayihası sır. Ut tambur ney sesiyle karışır çay kokusu. Sen teşrif etmez isen muhabbet kalır kısır. Hüzünden hazan demli hâle tebdil eder su. Üsküdar’ın sinesi yangınlara denk olur. Benim yanık bağrımda firak ile cenk olur. Senin olduğun demler naza tarih düşülür. Çayın buğusu ile karışır gül nefesin. Edep dairesinde birlikte gülüşülür. Çayın berraklığına karışır billur sesin. Üsküdar İstanbul’un hüsnüne mihenk olur Senin gamzen gül açar cümle kaygım kaybolur. Sen tebessüm etmezsen güneş söner ansızın. Karanlığın kolları muhayyilemi sarar. Çöreklenir sineme dem dem emsalsiz sızın. Fersiz ışıksız gözüm senle maziyi arar. Üsküdar’ın her hâli yangınlara denk olur Benim yanık bağrımda firak ile cenk olur. Çayın rengine ilham olur senin gülüşün. Buğusu bin bir gece masallarından anı. Doldurursun içini gül misal soylu düşün. Gülle donatır hâlin çaya dair zamanı. Üsküdar İstanbul’un hüsnüne mihenk olur. Senin gamzen gül açar cümle kaygım kaybolur. 26.07.2014 İbrahim KİLİK |