Saçlarının Dağılışı var rüzgarımda
Gözlerimin seyrinde fırtınalı kaçışlar
Ve tapınak gibi sığındığım gözlerin
ve ürkekçe tedirginliğim...

Koklamak için uzandım bütün sabahlarını
Uzandım ama sonradan farkına vardım
Bütün şehirlerim karanlık
Hayal meyal bir sevdam var bulanık

Yanaklarında tatlı bir tebessüm dönüyor
Yüreğimde nöbet geçirmiş sancılar yaşlanır
Ve Uzandım seni Hewler gibi Öpmeye
sana tam Kobani
Ve tam da Efrin yanından tutunabilmeye
Yanaştım sana en mülteci hırslarımla
sen ise Kerkük gibi Bağdat gibi oluyorsun

Gözlerin var gözlerimin seherinde
Güneş ışınlarını bile karartır
yasak bir sevdanın şehrinde.
Öpebilmek için uzanıyorum
Tam öpeceğim anda yok oluyorsun
İşte o an hayalin içinde olduğumu anlıyorum
O güzel başkentin var gözlerimde
Sevdalanmak için uzanıyorum
Tam ellerinden tutacağım anda
Yıkılıyor rüyalarım....
ve hayale irkiliyorum.

Bir bakıyorum ki Diyarbakır sessiz
Mahabat sedasız.
Ben Halepçe gibi çaresiz. ..
İşte böyle bir işkencenin eşiğindeyim
Ve diyarbakır zindanı olur yaşamım.






....
Lise yıllarında