duy dedi
kalktı da göç eyledi süleyman şah ahlat’a
kara osman atıldı benli boz’a kırat’a hüdavendigar erdi kosava’da rahata costantiniyye’ye bir büyük kartal hey dedi toprağa nişanlanmış gökler ile evliyim deryalara vurulmuş yüreği alevliyim asırlardır durulmuş mavzerimde yivliyim dokuz tuğlu sancağım kalk ayağa bey dedi fethetse de meclisi kırk kılıklı fahişe satılsa da koltuklar rüşvete nümayişe bulutlar karardıkça güneşe yok endişe artık iş ere düştü hatun bile hay dedi ölüden medet ummam şeytanlara aldanmam mikrofon soytarısı artık adını anmam ateşe atılsam da nemrut gibi yanmam sükut bağrıma düştü kalbim yandı vay dedi dünyevi neyler bilmem döndüm ben zırdeliye yazıp durur kur’an’da neyi sorsam veliye eburbekir ömer’e osman’a ve ali’ye ne söylerdi muhammed mü’min ol da duy dedi |
Bismillah!
Hayırlı ramazanlar.