Yalnızlık Fırtınası-2013Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Yalnızlık Fırtınası II.2020
www.edebiyatdefteri.com/siir/1279091/yalnizlik-firtinasi-ii.html İnsandım, bir zifiri duman sardı çevremi. Bir şimşek düştü gökten, yaktı bütün devremi. İşte yine başladı, düğüm düğüm işkence; Bir yanım var isyankâr, bir yanım var el pençe. Fikirde birlik tilki, kalplerde bir kurt niyet; Kartallar kanatlandı, kan doyurdu hürriyet. Ya İlahi, bir bilsem, insan neyler insana? Hasretim muhabbete, hasretim ilk lisana. Zavallı taş ufalar, ne var düşündüm bunu? Zavallı kum eşeler, bulmak için maymunu. Düşündüm asırlarca, beni yedim bitirdim. Kabir hazinesini, bulduğum gün yitirdim. Çizik çizik mağara, yontulmuş dev kayalar. İnsan ölmek için mi, hep kendini oyalar? Söyle bir, kim yaşıyor içimdeki konakta? Yine bir kan deryası, fikir denen sunakta. Ya ilahi, rahmet et, ser vermem, sır isterim. İnanamam, nedir bu: her anda son gösterim. Uyumuşum kaç asır, uyanmışım yalnızlık. Yalnızlık tezgâhında, düşünmek madrabazlık… Öyle ya; su akıyor, öyle ya; toprak aynı, Her şeyde aynı nizam, ağaçta yaprak aynı… Rüzgârlar başı boş mu, sahi, bu nefes kimin? Ahir zaman yangını; aynası vesvesemin... Yine duyar gibiyim, uyanıyor peygamber! Gümbür gümbür kaynıyor içimdeki semaver. Bozkırlar kıpır kıpır, dağlarda başka şenlik, Toplanmış bütün boylar, kalmamış senlik benlik. Gözümden nur mu aktı, nerden çıktı bu barış? Gönlümün kıblesine, Kâbe’den yok mu varış? İşte yine sarsıldım, sular yutunca suyu. Toprak ana, gök baba, bir hokkabaz kör kuyu. Pençeledim elması, zümrütten köprü kurdum Kendimi tanrı ettim, beni çarmıha vurdum. Niceye ferman verdim, kervan çıkardım sözden. Akıl kendine şaştı, baştan çıktı bu yüzden. Kırk gün kırk gece nikâh kıydılar keşmekeşe. Hüzün vefalı geldi, vefasız gitti neşe. Çıldırma makamında, yâr dedim, beni gözler. Söker kalbimi elbet, bu illetten temizler. Tutar omuzlarımdan seyreder kendisini Gözyaşıma karışır, bulur efendisini. Ya ilahi, hamd olsun, verdiğin her bir şeye, Artık bu nefesimi mahkûm eyle her neye. Aşka benzeyen herkes, duysun hıçkırığımı. Aşık olan ses versin, sarsın can kırığımı. Yeniden dirilt bizi, insan olmayı göster. Bu gönül ne isterse, bilirsin, senden ister. İsteğimi hayreyle, dili terketsin akıl… Şu gönlümü affeyle, korktuğundan emin kıl. |