Asumanın mukaddes kollarında Uykuya dalarken ben… Gelincik kırmızısından beterdi Telâşa kapılıp, yangından mal kaçırır gibi Dakikada bilmem kaç vuran kalbim
Atiyi düşlemekten korkardım Kendimden bezmiş halimle Yazı tura oynar gibiyken bahtım Hop oturur, hop kalkardım Başım bulutlara çarpardı Yüreği ağzında beklerken Gelmiş geçmiş tüm siyah renkler
Devasa bir yılgınlığın içerisinde Kaybolmak isteyişimdeki sebep Bir daha bakmamaktı aynalara Yeniden kahrolmamak içindi Her defasında Görmekten muzdarib olduğum silüetime
Nereye kadardı, ne zaman biterdi Çözmekten aciz olduğum Kâidesiz bir bilmece gibiyken Bu manasız kovalamaca Akl-ı selim düşünmem mümkün değildi Baştan aşağı darmadağın ve bulanıkken dimağım
Ha tükendi ha tükenecek diyordum Avucumda erirken bir tutamlık mecal Bilmem ki Ne zaman giderdi bu hâl Üstelik kaçan da ben Kovalayan da ben olduktan sonra......
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ben... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ben... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
İnsan ruhu hem kendinden kaçar, hem kendini kovalar bazı zamanlarda... Öyle bir hâl gelir ki yaşamaktan nefret ettiğini sanırsın ama daha bir sıkı sarılırsın hayata; çektiklerini tekrarlamamak ve çektirenlerden hıncını almak için.. İşte bu kaçma ve kovma ömrünü nasıl tükettiğini farkettirmez... Kaçma ve kovalama yerine durma ve bir ân düşünmeyi, muhasebeyi seçseydik, hatâlarımızı tespit etseydik ve bir daha aynı hatâları işlememeye özen gösterseydik... daha mı huzurlu olurduk ne?