Ben şimdi büyüdüm artık bana masal anlatan yokElimde sihirli gök rengi aynaya çiziyorum hayallerimi Ve başladı masalsı öykümüz Bir varmışların ülkesine kanat açıyor düşlerim Aynaların yaramaz kızım nede olsa Sonra! Külkedisine takılıyorum ayağımda çarık Az gidip çokça uz gitmekti amacım Sonra! Uzadıkça uzadı başak sarısı rapunzel’in saçları Ve ben yağmur ülkenin şatosuna girdim Rapunzel bak! Aynaya bak Yeryüzünde ağlayan çocuklar Yağmura hasret Sen ise! Benden daha da bencilsin Haydi! Bereket heybesini saçalım Ben düne kadar ayna çatlatan bencil’dim Dinle bak benim şarkımı Aynaların yaramaz kızıyım Gülüşüm çatlatır tüm aynaları binlerce parçaya bölünür Gül utanır bülbül kıskanır Dudak kıvrımlarımı kanatır gizlice kurak yazlar İncinir yüreğim Ben ise tebessümüm’den bulutlar doğururum yine Uzaklardan duyulur ağıtlar ,dualar yer gök’ü çatlatır adeta Ellerinde kurak baharı tutan yalın ayak çocuklar görünür Gök utanır bu aymazlığa ve başlar ağlamaya Çocukların neşesine Gökkuşağı eşlik eder Ve mistik dansına başlar öper baharı derinden Rapunzel utandı saçlarına sakladığı tüm papatyaları serpti Sonra! Baharın tüm renklerini armağan etti Göğün yakamoz düğmelerini açtı Ve bulutları özgür bıraktı Ve rapunzell’in papatyaları saçıldı yeryüzüne Gökkuşağı eşlik etti bu şölene Çilek kokulu bir esinti kapladı yağmurun ardından Elimde ıslanmış bir demet sevgi serpiyorum Gökkuşağı’na Neşeli çocuk seslerine karışıyor tebessümüm Ve aynaların yaramaz kızı kelebek kanatlarını takıyor düşlerine Masal ağacının dallarında çiçek çocukları doğuyor Kırmızı mantarlar fışkırıyor köknarın bağrından Sarı kırmızı renklere bürünüyor Büyülü öykü gülleri Binlerce masal yazıyor şair ceketli çocuklar cennetten Ve ben şimdi büyüdüm artık bana masal anlatan yok Gözlerimde uyku Ve ben Ve ben şimdi büyüdüm artık bana masal anlatan yok mahmudiye düzkaya |