ALÂŞAR
Memleket isterim paranın geçmediği,harfleri gibi şapkalı insanlarla dolu!
... Bin tepelerden bakar Altının para olduğu topraklardan (haliyle insanın da) Krezüs! İç çeker Toptepe’ye St. Jean çaresiz/ce Alâşar’ın(güzel şehir) orta yerinde Şeyh Sinan (camii) çağırdıkça Can çekişir ! Memleketim insanları… ’’Gelin aldı’’ çayının sularının çekildiğini Ah bir bilseler! Paranın geçmediği yerde beklediğini Beyaz gelinliğin! Bu kadar çalışırlar mıydı? Hele hele kadınları Entarilerinin iç cebindeki paralarının Kiri silinmesin diye mi? Kına yakarlar ellerine Bedeli bu olsa gerek Krezüs’e yakın olmanın On sekiz yaşından bu yana Alâşar/dan Git gide uzaklaşıyor/um İki anı’nı özlüyorum Birincisi tam da bu vakitler Goruklara tatlı su yürürken Ekmek çıkısını açtığımız asmanın gölgesi İkincisi hasat ayı Ağustos-Eylül (aceleci olmasalar normali eylül) Bandırılmış üzüm kokusu düşer Sabahın çiğine buram buram (hastayım bu kokuya) Paranın geçtiği A l a ş e h i r’e Seni de götürürüm (inşallah) İstersen tabi Her iki anda da! Solumayı unutturacak Tatlı bir buse alıp Geri vermek için Dediğim gibi! İlki tam da bu vakitler İkincisi Eylül’de… (biz acele etmeyelim) Lâ Lâ Lâ |