TOPRAKTANSIN
Tarihden daha çok cezvediyor beni saçların
Düşünce gölgesine saçların ellerimin Şehirde bir insan boyunda aynalar kırılıyor. Sen topraktansın toprak senden değil Zaten başımız da sonumuz da topraktan değil mi ? Bütün ağaçlar aynı topraktan değil mi ? Sen şimdi yeşil tabiaatın sancılı gövdesinde Binlerce yıllık tarihlerden gelmiş gibisin İçin örümcek ve küf tutmuş Yüzün unutulmaya yüz tutmuş Her bakış bir nakış sende Eski ve ağarmış bir tablo gibi Unutulmaya ama unutturmamaya yüz tutmuşsun. Sen şimdi hiç yağmayan bir bulut gibi Tüm söyleceklerini göğün Hayat pompalayan göğsünde biriktirmişin. Sen şimdi bir şiirden daha güzelsin Bir satırdan daha keskin Bir çocugun düşlerinden daha enginsin. Su kadar şeffafsın, toprak kadar gerçek Alın teriyle kazanılmış ekmek kadar helalsın. Tarihin gözlersin sen şu delik deşik surlarda Sevdan şu başımın belası Ne zaman gülse gözünün elası Okunur bu adamın selası. Sevdan bu adamın başının belası. |