DÜŞLER BİLE TUTUKLU ARTIK
Ne çok yanılgı birikti derinde
Sayısız yüklem ve özne Onlarca belirsiz nesne Ya ben Hayata damga vuran Ve bir o kadar suskun Binlerce yanılsamanın eşiğinde Olmayan Ve saklı, korunaklı Bir o kadar yalnız… Denklemler çözümsüz Binlerce bilinmeyen Cümleler anlamsız Çoğu devrik, İnsan kadar gizem dolu Yitip gitmiş Gizli, ücra köşelerde… Güneş mi dedin, Hani nerede Ya sevgi Bilirdim ve kabullenmiştim Ta çocukluğumdan beri, Bak, yitip gitti Kayboldu kin ve nefretin nezdinde. Düşler bile tutuklu artık Sorgu sual öylesine savruk Keder başrolde Kaderin iz düşümünde. Hadi gülün, coşun Ama bilin Son gülendir mutlu olan. Sorun ve meraklanın Ve çırpının kendi çamurunuzda Onca söylem, Saklı değil mi zihninizde… Ne fark eder, Verseniz de el ele. Dayanağım Her daim içimi aydınlatan Karanlık bilmem geceyi Tek sığınağım, Borçlu olduğum canımı Nasıl yadsırım varlığını. Varsın dinmesin rüzgâr Yaşlar değil midir O’nun rahmeti Olmaz mı hüznün bile bir hikmeti Huzurdur vicdanımın yegâne sesi. |